Merhaba adım Zeynep bundan 3 yıl önce başlamıştı bağırsaklarımdaki sıkıntı. Annem çok üzgün, ama bana bakınca gözlerinin içi gülüyordu çok mutlu oluyordu. İki saat'te bir yanıma gelip gidene kadar benimle konuşurdu. Bazen bana uzun uzun bakardı. sonra derin bir ohh çekerdi bugünde iyisin derdi, Annem beni şırıngalarla besliyordu ,ama benim için sarf ettiği çabayı görüyordum ona sıkıca sarılmak öpmek istiyordum. Daha şimdiden benimle yaşadığı bu zorluklar üstesinden gelmeye çabalıyor, zor evet kimse böyle yaşamak istemez bir yatağa bağlı olmayı ,bende gezmek eylemek isterdim en çokta annemin kokusunu içime çeke çeke sarılmak ama yok yapamıyorum uzaktan sevebiliyoruz birbirimiz, ne kadar acı halbuki bir annenin en sevdiği şeydir evlat, can bile verir feda edilir.

Derler ya, gücün ve mutluluğun temeli sağlık...

İşte o varsa iyisin yoksa hep kötü bir hayat yaşıyorsundur. Boğazında bir düğüm olur hıçkırıkların göz yaşında kalır .Acı ama hayatın hepsi hastanede bir odada geçiyor,ne kadar adil olabilir ki hayat şartlar koşullar eşit olması gerekirdi bencil olmamalıydı biri varlık içinde diğeri yokluk yada biri çok huzurlu mutlu diğeri mutsuz olmamalıydı ,insanda sağlık olmadıktan sonra diğerlerinin bir anlamı kalmıyor.

Yaparsın yaparsın başkası hazırdan gelip oturur üstüne. Annem hep derdi emeğin varsa bir şeyde onun her şeyi güzel ama yoksa hiç bir şeyin tadı yok.

Zeynebim o kadar içten ve güzel seslenir ki bir bana melodi gibi gelir sesi.

Gel zaman git zaman taburcu oldum aylar sonra eve geldiğimizde evin her şeyini unutmuştuk çok faklı geliyordu yoksa boş olduğu için mi öyle geliyordu.

Bir gün gayret ettiğim günlerden daha çok bir gayret sarf ettim sonu hüsranla sonlandı yine hastaneye kaldırıldım.

Bağırsağımı yırtmıştım ameliyata almak için hazırlıyorlardı beni. Annem zeynebimm hadi güzel kızım aç gözlerini diye sesleniyordu bana, gözlerimi açtığımda hastanedeydim annem elimi tutmuş ağlıyordu beni bırakma kızım sen benim nefesimsin bırakmadım annemi ameliyat güzel geçti annem çok dua okuyordu elimi hiç bırakmadı, güzel annem benim o gün doyasıya kokunu içime aldım ama artık savaşacak gücüm kalmadı anne bırak gideyim diye söylemiyordum kendi kendime annem bana temiz kıyafet almak için eve gitti ben yığıldım artık dervanım kalmadı bir su bile içemiyordum .

Anneme veda edemeden göçtüm melek oldum hayatı dolu dizgin yaşamadan gittim üstelik annemi çok üzerek yorarak gittim ve annem geldi zeynebim en sevdiğin kıyafetleri getirdim diye gülerek söylüyordu ,iki üç defa Zeynep uyudun mu yoksa dedi doktorlar geldiğinde Zeynep derin bir uykuda uyanmayacak artık.

Anneyi sakinleştirmek kolay olmadı çok zor bir durum ama elden birşey gelmiyor tabi çok isterseniz maalesef hiç birşey yapamıyorsunuz son bir kere kızınızı göre bilirsiniz ondan sonra göremezsiniz dedi doktor anne çok üzgün Zeynebim seni yaşatamadım seninle hiç birşey yapmadım çok üzgünüm kızım yanında olmadım vedalaşmadık annemm diye bağıra bağıra ağlıyordu son vedalaşma oldu eline kına yaptı gelinliğini giyemedin çocukluğunu yaşayamadın garip kızım diye mırıldanıyordu hoşçakal güzel Zeynebimm annen seni çok seviyor diyerek ayrıldı.

Zamanı durdurun ve şöyle bakın sağlığın bizim için ne kadar önemli olduğu ertelenmemesi üstünde durmak.

İki şeyin elden gitmeden değerini takdir etmek zordur; sağlık ve gençlik. Hz. Ali