Sınırda kaybolan oğlunu arıyor

Onu bulmak için kilometrelerce yol gelip, şehir şehir gezen, sınırları zorlayan Mîrza’nın annesi Şirîn Mîro’nun çağrısı yüreklerin kapılarını zorluyor: “Tam 8 aydır oğlumun geçtiği bütün yollarda onu arıyorum. Oğlum nerede?”

İbn-i Haldun’a atfedilen, ‘Coğrafya kaderdir’ sözü burada, ‘coğrafya kederdir’ sözüne denk düşüyor, kader olması ise cabası. Yoksulluğun, işsizliğin, gurbettin, önemsenmemenin kederi. Doğduğun, büyüdüğün topraklardan çok uzaklara, en uzaklara gitme ve giderken başına geleceklerden habersiz kurduğun hayallerin coğrafyası. Kokusuna doyamadığı oğlundan haber alamamanın kederi. Yaşlandıran bir keder. Hasta eden bir keder. Öldüren bir keder. Yolu Türkiye’den geçen Kürt genci Mihemed Mîrza Mîrza’dan iki yıldır haber alınamıyor.

Ünlü Kürt şairi Şerko Bekes’in Hemoyê Piçûk şiiri sınırlardan geçerken ceplerindeki hayalleri silkeleyen ve kendisinden 2 yıldır haber alınamayan Kürt Mihemed Mîrza Mîrza’nın hikâyesinin özeti gibi bu şiir.

“…

Kimse kalmadı
Tanrı’dan başka
inanıyorum ki öte dünyada da
Tanrı
ayakkabılarını boyatmak için
bir Kürdü çağıracaktır.
Kim diyebilir ki “O Kürt ben değilim.”
Ah anne,
sence Tanrı’nın ayakları ne kadar büyük?
Kaç numara giyiyordur?
Ya para!
Anneciğim sence Tanrı ne kadar öder?”

Onu bulmak için kilometrelerce yol gelip, şehir şehir gezen, sınırları zorlayan Mîrza’nın annesi Şirîn Mîro’nun çağrısı yüreklerin kapılarını zorluyor: “Tam 8 aydır oğlumun geçtiği bütün yollarda onu arıyorum. Oğlum nerede?”

Avrupa’ya gitmek isteyen ve Türkiye’den geçmek zorunda olan binlerce mülteci, Türkiye-İran sınır hattında bulunan Van’a geliyor. Bu geçişler beraberinde hikayeler, cebinde taşınan umutlar, özlemler ve en çok da insanlığın keskin virajına takılıyor.

Serhat News'ten Zelal Sahidenur Sarı'nın haberine göre, İşte o hikayelerden biri de Bekes’in şiirini yakıştığımız Mîrza’nın hikayesi. 16 Mart 2020’de Avrupa’ya gitmek için Suriye’den çıkan ve sırasıyla Erbil, İran ve Türkiye sınırlarını geçen Mîrza’dan haber alınamıyor. Annesi Şirîn Mîro ise o günden beri birçok sınırda ve şehirde oğlunun izini sürüyor, bıkmadan, yorulmadan…

Mîrza en zoru seçti, annesine çabuk kavuşabilmek için…

Erbil’de eğitim gören Mihemed Mîrza Mîrza, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’deki mültecilerin Avrupa’ya gitmeleri için Edirne’deki sınır kapılarının açıldığına dair yaptığı çağrının ardından arkadaşları ile birlikte yola çıkıyor. Annesi Danimarka’da yaşayan Mîrza, yasal prosedürlerin uzun olmasından kaynaklı oraya gitmek için kaçak yolları daha kısa görüyor ve onu tercih ediyor. Umut yaa, annesine giden yolların en kısasını ama en zorunu seçiyor. Ancak Cumhurbaşkanı’nın bu çağırıyı yaptığı sıradaki en büyük sorun Türkiye-İran sınır hattındaki geçişlerin yasak olmasıydı.

‘Buradaki köylüler bizi jandarmaya ihbar etti ve yakalandık’

Erbil’den yola çıkan Mîrza, anlaştığı Ehmed Soran isimli insan kaçakçısı vasıtasıyla önce İran’a ardından Türkiye’ye geliyor. Mîrza, Van’ın sınır ilçelerinden biri olan Çaldıran’ın Hangeldi Köyü’nde annesine yolladığı sesli mesajda ise şunları söylüyor: “Sınırı geçtim. Şu anda Türkiye’deyim. Bu köyde misafir olacağım.”

Mîrza, bu sesli mesajının ardından annesine ikinci bir sesli mesaj iletiyor. Bu mesajında da şunları söylüyor: “Köye doğru yürüdük. Buradaki köylüler bizi jandarmaya ihbar etti ve yakalandık.”

Bu iki sesli mesajın ardından Mîrza’dan haber alınamıyor. Oğlundan haber alamadığı için yollara düşen Şirîn Mîro ise önce İran’a, daha sonra Irak Federal Kürdistan Bölgesi’ne gidiyor.

İnsanlık virajından dönemeyen vicdan; oğlunu bulacağım diyenler Mîro’yu dolandırdı

Önce elçilikler, konsolosluklar, mahkemeler ve kadılar aracılığıyla oğlunu bulmaya çalışan Mîro, hiçbir sonuç alamayınca oğlunun anlaştığı kaçakçıları bulmaya çalışıyor. Fakat oğlunu bulacağım diyen herkes ondan çok yüklü miktarlarda para alarak yardım etmiyor.

En sonunda Türkiye’ye gelen Mîro, Van Valisi Mehmet Emin Bilmez ile görüşüyor. Bu görüşmenin sonucunda Bilmez’den yardım isteyen Mîro, kendisine yardımcı olması için görevlendirilen personelle oğlunu arıyor. Ama ne yazık ki yine herhangi bir ize rastlayamıyor.

‘Bir anne olarak aylardır onu arıyorum’

Mîro, son çare olarak oğlunun güzergâh olarak seçtiği her üç ülkedeki devlet yetkililerine ve insanlara yardım çağırısında bulunuyor:

“Oğlum yola çıktığında 21 yaşındaydı. Şu anda 23 yaşında. 2 yıldır ondan haber alamıyorum. Tam 8 aydır oğlumun geçtiği bütün yollarda onu arıyorum. İran’da bulunan bütün devlet kurumlarına başvurdum ve bir avukat tuttum. Fakat sonuç alamadım. Birçok kişi oğlunu bulacağım diyerek benden para alıp beni dolandırdı. Yalvarıyorum çocuğumu bulun! Bir anne olarak aylardır onu arıyorum. Tüm insanlara sesleniyorum; bana yardımcı olun. Artık oğlumu bulmak istiyorum.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.