Kemal Kılıçdaroğlu: 'IŞİD'den ben sorumluyum' mu demek istiyor?
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Siz böyle davranmaya devam ederseniz, yarın dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı, Batılı, güvenle, huzurla sokağa adım atamaz" sözlerine ilişkin, " Ne demek bu ? El Kaide'den ben sorumluyum onu mu demek istiyor?
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Ankara'da Muhtarlar ve Hemşehri Dernekleri ile Kahvaltı Toplantısı'nda konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasında 2 buçuk yıldır fiili Başkanlık döneminin yaşandığını belirtti. Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: "Mitingden fazla bizim bir araya gelip konuşmaya ihtiyacımız var. Ortak aklı eğemen kılmak için. Bir kişiye yetki veriyoruz. Bütün ekonomik ve sosyal konularda kararname çıkarma yetkisi var. Arzu ederse o bir kişi ben kıdem tazminatını kaldırdım diyebilir. İşçilerden ses çıkıyor mu ? Hayır. Herkes gelecek endişesi taşıyor. Acaba söylersem beni işten atarlar mı o endişeyi taşıyor. O zaman demokrasi var mı ? Hayır. 2 buçuk yıldır askıda. Fiili Başkanlık dönemini yaşıyoruz. Bu fiiili durum bir de fiili durumu Anayasal duruma kavuşturduğunuz düşünün. Ozaman yaşayacağımız tabloyu herkes daha iyi görmeli. Sandığa giderken bütün bunları düşünerek sandığa gitmeli. Ha düşünmeyelim, sandığa gitmeyelim, oy kullanmayalım, bu doğru değil. "
"BEN HİÇ BİR ZAMAN BELEDİYELER KAPATILIR DEMEDİM"
Söylediklerinin çarpıtıldığını ifade eden CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Bir Kararname ile muhtarlık bitebilir. Kendi mitinglerinin meydanlarına çıkıp diyorlar ki, 'Kılıçdaroğlu dedi ki, muhtarlıkları ve belediye başkanlıklarını bir Kararname ile kaldırabilir.' Benim söylediklerimi çarpıtıyorlar. Ben hiç bir zaman belediyeler kapatılır demedim. Böyle bir yetkisi vardır da demedim. Çünkü belediyeler için böyle bir yetki verilmedi. Ama muhtarlılar için var. Türkiye'deki bütün muhtarların oturup düşünmesi lazım. Muhtarlığı kaldırmak bir kişinin iradesiyle mi olmalı yoksa bu yetki Meclis'te olmaya devam mı etmeli ? Hakların teminatını 1 kişiye mi , 550 kişiye mi vereceğiz ? Bunun kararını 16 Nisan'da sandığa giderek vereceğiz "diye konuştu.
"TOPLUMU AYRIŞTIRAN BİR ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
Kemal Kılıçdaroğlu," Sorun çözen değil, toplumu ayrıştıtran sorun yaratan bir Anayasa Değişikliği ile karşı karşıyayız" dedi. Kılıçdaroğlu konuşmasında , " Bu anayasa derğişikliği ülkenin hangi sorununu çözüyor. Terör sorununu mu çözecek? Hayır. Ekonomiye istikrar mı getircek ? Hayır. Türkiye Cumhuriyeti bütün devletlerle dost mu olacak? Hayır. Bunlarla hiç bir ilgisi yok. Sadece ve sadece rejimi değiştirecek. Demokratik Parlamenter sistemden otoriter bir sisteme geçeceğiz. Tek adam rejimine gececeğiz. Bu kadar basit. Sorun çözen değil, toplumu ayrıştıtran sorun yaratan bir Anayasa Değişikliği ile karşı karşıyayız. Eğer hepimizin kafasında kaygılar varsa, demek ki sorun var ortada. Çocuklarımıza nasıl bir Türkiye bırakacağız. Bunu düşünmemiz gerekiyor " ifadelerini kullandı.
"BU SORUNUN YANITINI BANA VERMESİ GEREKEN BAHÇELİ'DİR"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu konuşmasında Devlet Bahçeli'ye seslenerek şunları söyledi:"AKP'liler "Bu değişikliği yapacağız, Anayası'nın ilk 4 maddesini değiştireceğiz" dediler Meclis'te. İtirazlar üzerine tekrar kürsüye geldi, aynı sözlerini tekrarladı. Bu sorunun yanıtını kim verecek. Bu sorunun yanıtını bana göre vermesi gereken Devlet Bahçeli'dir. Ülkücülerin vatana bağlı olduğunu biliyorum, en ufak bir endişem yok. Bu değişikliğin oylanmasında dikkatli ve sorumlu davranmak zorundayız. "
"DİLİNE HAKİM OLAMAYAN DEVLETİ İYİ YÖNETEMEZ"
Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Avrupa'ya ilişkin sözlerini eleştirdi. Kılıçdaroğlu,"Sayın Cumhurbaşkanı önemli bir şey söyledi. Döndü bütün Avrupa'ya dedi ki, eğer bu tutumunuz devam ederse siz kendi ülkenizde caddede sokakta rahat gezemezsiniz dedi. Ne demek bu ? El Kaide'den ben sorumluyum onu mu demek istiyor? IŞİD'den ben sorumluyum onu mu demek istiyor. Olmaz. Bu işin partisi yoktur. Ben rahatsız olduğum kadar eminim Adalet ve Kalkınma Partisi'ne, Milliyetçi Hareket Partisi'ne oy veren sağduyulu vatandaşlarım da rahatsız. Niye biz dünya ile kavga ediyoruz ? Niye böyle bir dil kullanıyoruz ? Diline hakim olamayan devleti iyi yönetemez. 80 milyonu temsil eden kişinin az ve öz konuşması lazım.Büyükelçimiz çağrıldı bu sözlerin anlamı nedir diye soruyorlar. Ne diyecek Büyükelçi ? " dedi.
Kaynak:DHA