Neslihan Arzum / SERHAT NEWS

Metrelerce uzayan kuyruklarda çoğu yaşlı ve hasta ama kuyrukta beklemek zorunda ve bu sadece bir şehrin değil, bir ülke sorunu halinde…

Sosyal yardım ücreti, indirimli faturalar, işsizlik maaşı ve bunun gibi birçok ödeme işlemlerinin PTT ‘de yapılması gerekiyor. Peki, sorun şube yetersizliği ya da çalışan eksikliği ile mi alakalı?

Özel ya da yarı özelleştirilmiş kurumların yanı sıra işlemlerin tek bir kurumda toplanılması bu sorunu gündeme getirmek için yeterli görünüyor. Operasyon yönetiminin sağlanamaması, çözüm odaklı sistemin olmayışı ve beraberinde gelen yığılma ile işlemlerin eritilememesi bu sorunun daha da uzayacağına işaret etmekte…

Halk, konu ile ilgili yılgın bir durumda “Tüm bilgilerimiz, banka hesaplarımız onlarda! Ödemeyi hesabımıza kendileri yapabilir bizler de kuyrukta beklemek zorunda kalmayız ” demekle kalıyor.

Yalnız PTT kuyrukları mı?

Sağlık sistemini ele alırsak kesinlikle farklı bir durum söz konusu değil! Teknolojinin gelişmesi evinizde otururken online randevu almak size bir kolaylık sağlamıyor, çünkü bu defa da sanal kuyruklara, beklemelere girmiş oluyoruz.

Acınızla, ağrınızla belki de aylarca evinizde kuyruğa giriyor ve bekliyorsunuz ki günü geldiğinde muayene işlemi sonrası her şey bitsin ve sağlığınıza kavuşmuş olun. Ancak bu böyle olmuyor. Çünkü bu defa da size yapılan tahliller, çekilen filmler belki de emar (MR) sonucunu almak için de kuyruğa girmiş oluyorsunuz.

Sonuç olarak tedavi süreciniz uzun bir zamana kadar ertelenmiş, teşhissisiz, ilaçsız ağrılarınızla baş başa bırakılıyorsunuz.

Kurum çalışanlarının gösterdiği performansı, sırtladığı yükü ve aynı çarkın görmezden gelinen bir parçası olduğunu da unutmamak gerekir ki belirsiz bekleyişler bilinenlerden daha uzun hissettirir, açıklanamayan beklemeler anlaşılabilir olandan daha uzun hissettirir ve adil olmayan beklemeler ise adil olandan daha uzun hissettirir!

Buna ek olarak maruz kalınan iklim şartları, yaşlılık, çaresizlik ve boşa giden zamanı da eklersek bu kuyruk uzar da gider.