HDP'li Dede: Sağlık ticarileştirildi
Bütçe görüşmelerinde söz alan HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, sağlık alanındaki sorunlara dikkat çekti. Vatandaşın özel hastanelerin inisiyatifine bırakıldığını savunan Dede sağlığın ticarileştirildiğini ileri sürdü.
HAKKARİ OBJEKTİF HABER
HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, 2023 yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'nde Sağlık Bakanlığına Bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığının bütçesi üzerine söz aldı.
Sağlık Enstitüleri Başkanlığının sağlık sisteminin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak, iktidara bağlı bir enstitü olduğunu savundu.
Sağlık alanındaki düzenlemelerle sağlığın ticarileştirildiğin iddia eden Dede, "Özel bütçeli ve özel hukuk hükümlerine tabii kurumun, kuruluş amacının kamu sağlığı değil, bilimsel çalışmaların ticari değere dönüştürülmesi olduğu ortadadır. AR-GE niteliği taşımayan projelere destek verilmesi, desteklenen projelerin değerlendirilmesinde yaşanan eksiklikler, bazı özel kuruluş ve üniversitelerden alınması gereken teminatların alınmaması, bünyesindeki bazı enstitülerin yıllarca hiçbir faaliyette bulunmaması gibi bulgular Sayıştay raporlarına da yansımıştı. Bu da aslında bize iktidar eliyle bu Kurumun "AR-GE" adı altında uygun bulduğuna şirket kurdurmak, geri ödemesiz hibe ve destek vermek amacıyla kurulduğu şüphesini güçlendirmektedir" ifadelerini kullandı.
İktidarı özel hastaneler üzerinden eleştiren HDP'li Vekil Dede, "Borç batağına saplanan kamu hastaneleri iflasa sürüklenirken, hastane doktor ve personelleri halkın ulaşamadığı şehir hastanelerine aktarılırken, özel hastaneler büyümeye ve sağlığı satın alınan bir metaya dönüştürmeye devam ediyor. Özetle, hastaneler işletme, hastalar müşteri, sağlık bir meta hâline gelmiştir. TÜİK verilerine göre özel hastane sayısı yirmi yılda neredeyse 2'ye katlanarak 600'e ulaşmıştır. Şu anki güncel verilere göre Sosyal Güvenlik Kurumu ödemelerinin yüzde 50'den fazlası özel hastanelere yapılmaktadır. Üniversite hastaneleri milyonlarca liralık borçlarla iflasa sürüklenirken kamu hastanelerinin altyapısını güçlendirmeyerek ve teknolojilerini yenilemeyerek buna karşı sağlık bütçesinin önemli bir kısmı özel hastanelere aktarılmaktadır." dedi.
Dede konuşmasının devamında şu ifadeleri kulandı:
"Elbette bunun ceremesini halk çekiyor. Kamu hastanelerinde randevu alınamıyor, üniversite hastanelerinden randevu almak neredeyse imkânsız, sevk sistemi kaldırılmış, katkı payları el yakıyor, yeterli sayıda aile hekimi yok, şehir hastanelerine ulaşılmıyor, kamu ve üniversite hastanelerinde uzman doktor sayısı yok denecek sınıra dayanmışken özel hastaneler yurttaşlara tek alternatif gibi gösterilmektedir. Zaman zaman karşılaşıyoruz, köklü üniversite hastanelerinde bazı ameliyatları yapacak uzman hekim olmadığı için hastalar yine özele yönlendiriliyor. Sonuçta parası olan yurttaşlar özel hastaneye giderek tedavi olabilirken yoksul yurttaşlar ise sağlık hakkından faydalanmıyor. Sayın Bakan, daha önce de dile getirmiştim. On dakikalık randevu sisteminde bir doktor sadece fizik muayeneye on beş dakika, yirmi dakika ayırması gerekirken özellikle Kürt illerinde kendi derdini ana diliyle anlatmayan hastalar için ne yapmayı düşünüyorsunuz? “
