Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'nde yaşayan Uçar ailesi, Öreke (Teşi) kültürün yok olmaması için çalışıyor. Bu kültürün devam edebilmesi için kızlarına yünün ipliğe dönüştüren öreke aracının kullanımını öğreten Zeliha Uçar, sabır gerektiren ve tenolojiyle unutulmaya yüz tutan bu işin, devam etmesini istiyor.

Anadolu'da yaşayan kadınların, tarih boyunca koyun yününden ip elde etmek için kullandığı öreke geleneği gelişen teknolojiyle birlikte unutulmaya yüz tutuyor. Özellikle kadınların halı, kilim, çorap yapımında kullandığı yünü eğirmek için elinden düşürmediği öreke geleneği, Yüksekova ilçesine bağlı Akalan Köyü'nde devam ediyor. Köyde öreke kültürünü tek başına devam ettiren Zeliha Uçar, eskiden koyun yününden halı, kilim, yorgan, kışlık çorap ve kızlar için çeyizlik ve kışın buğdayları saklamak ve rutubetten kurumak için çuval yaptıklarını söyledi. 

Yünü ipliğe dönüştürmenin oldukça zahmetli olduğunu anlatan Uçar, "Koyun yününü önce suda temiz yıkadıktan sonra serip kurumasını bekliyoruz. Daha sonra yün tarağıyla defalarca tarıyoruz. Bu işlemleri bitirdikten sonra tel haline getirip teşi ile iplik haline getiriyoruz. Buda oldukça sabır isteyen bir iştir. Artık zaman değişti, teknoloji gelişti sadece namazlık, çorap ve kızlar için gerekli çeyiz içinde kullanabiliyoruz. Köyde nerdeyse tek ben kullanıyorum. Bu güzel kültürün yok olmaması için de kızlarıma öğretiyorum" dedi.

Annesinden öreke ile yün eğirmeyi öğrenen Gülhan Uçar, annesinin bu kültürün yok olmaması için kendilerine öğrettiğini söyledi. Uçar, "Şu anda bunu yapan pek fazla kimse yok. Ama yapması güzel ve insan geçmişe gidiyor. Benim öğrenmem hatta benden sonraki nesillerinde öğrenmesi gereken birşey. Çok büyük keyif alarak öğrenip yapıyorum" dedi.