Çözüm sürecinde 4’üncü aşamaya gelindi, peki Meclis komisyonu ne zaman kurulacak?

Yeni özüm süreci kapsamında PKK'nin silah bırakma sürecinde kritik bir dönemeçte bulunulduğu belirtiliyor.

Artuklu Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu, sürecin beş aşamalı bir plan doğrultusunda ilerlediğini ve şu anda dördüncü aşamada olunduğunu açıkladı.

Rûdaw TV yayınına katılan Rakipoğlu’na göre sürecin ilk aşaması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2024'te Ahlat'ta yaptığı ‘’iç cephe’’ vurgusu üzerine kurulmuştu. İkinci aşama Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat 2025'teki barış çağrısı, üçüncü aşama ise PKK'nın fesih kongresi olarak gerçekleşti.

PKK'nin silah bırakma aşamaları ve beklentiler

Dr. Rakipoğlu, PKK'nin silah bırakma sürecinin aşamalarını şu şekilde açıkladı:

"Bildiğiniz gibi şu an 'terörsüz Türkiye' planı var. Türkiye bunu işletiyor ve bu planın beş aşaması vardı. Birinci aşama Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ahlat'ta yaptığı iç cephe vurgusu üzerine kurulmuştu 2024'te. Daha sonra  Öcalan'ın 27 Şubat 2025'teki barış çağrısı. Üçüncüsü PKK'nın fesih kongresi. Ve şu an dördüncü aşamadayız. Eğer bu dördüncü aşama silah bırakma aşaması, PKK silahları bırakır ve örgüt lağvedilirse, bundan sonraki aşamada şu anki görüşmelerin somut bir adıma ulaşacağını söyleyebiliriz."

Dr. Rakipoğlu’na göre dördüncü aşamanın 2025 yılı içerisinde tamamlanması, yani PKK'nin silah bırakması bekleniyor. Beşinci ve son aşamanın ise 2026'nın ortalarına kadar gerçekleşmesi öngörülüyor.

Meclis komisyonu ne zaman kurulacak?

Meclis'te kurulacak komisyonun zamanlaması konusunda Dr. Rakipoğlu önemli detaylar verdi. Meclisin şu anda tatilde olduğunu belirten Rakipoğlu, komisyonun kurulması için öncelikle PKK'nin silah bırakma sürecini tamamlaması gerektiğini vurguladı:

"Tabii burada merkezinde Numan Kurtulmuş yani Meclis Başkanı olmak üzere bütün partilerin içerisinde yer aldığı bir sürecin yürütüleceğini söyleyebiliriz. Meclis şu an tatilde. Meclisin tatilden çıkmasından sonraki ilk aşamada büyük ihtimalle Mecliste bir komisyon kurulacak ve bu komisyon birçok adım atacak. Komisyonun kurulması büyük ihtimalle 2025 yılı sonunda veya 2026'nın başlarında gerçekleşecek. 2026'nın ortasında ise Meclis komisyonunun somut adımlar atması bekleniyor.’’

Komisyonda hangi partiler yer alacak?

Dr. Rakipoğlu, komisyona katılacak partiler konusunda şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bu komisyona herkes dahil olacak. Yani İbrahim Kalın'ın da ifadesinde olduğu gibi komisyona tüm partilerin katılması kritik görülüyor. Çünkü TBMM'den çıkacak bir anayasanın, anayasa maddesinin tüm partiler tarafından benimsenmesi daha meşru bir zemin, daha yasal bir zemin oluşmasına sebebiyet verecektir."

Komisyonda yer alacak partiler şu şekilde:

  • Cumhur İttifakı (AK Parti ve MHP)
  • CHP
  • DEM Parti
  • Yeniden Refah Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve bağımsız milletvekilleri de komisyonda temsil edilebilir

İYİ Parti'nin durumu

İYİ Parti'nin komisyona dahil olmayacağı belirtiliyor. Bu konuda Dr. Rakipoğlu şu değerlendirmede bulundu:

"Sadece İYİ Parti'nin bu komisyona dahil olmayacağı söyleniyor. Fakat büyük ihtimal İYİ Parti'den istifa edip AK Parti'ye katılan bazı milletvekilleri var. Onların bu süreçte dahil olması gündeme gelebilir."

Dr. Rakipoğlu, İYİ Parti'nin siyasi etkisinin sınırlı olduğunu şu sözlerle ifade etti:

"Yani şöyle bu işe karşı çıkabilecek en güçlü parti Milliyetçi Hareket Partisi ve Devlet Bahçeli'ydi. Zaten sürecin Devlet Bahçeli tarafından en üst perdede ve hiç beklenmedik bir şekilde gündeme getirilmesi, İYİ Parti'nin çok etkili olmayacağını gösteriyor. Zaten İYİ Parti MHP'den kopma bir parti. Siyasi olarak da çok büyük bir ağırlığı yok."

Eve dönüş yasası ve anayasal süreç

Komisyonun ele alacağı konular arasında "eve dönüş yasası" öne çıkıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın'ın da bu konuda açıklamalar yaptığı belirtiliyor.

"Özellikle eve dönüş yasası bağlamında bir şey tartışılıyor. Hatta İbrahim Kalın, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı da bunlarla alakalı açıklamalar yaptı. PKK'daki bazı teröristlerin silah bırakıp mağaraları terk edip ülkeye dönmeleri bir anayasal sürecin ortaya çıkartılması noktasında adımların atılacağı, özellikle TBMM'deki kurulacak komisyondan bu bağlamda yasal bir zemin hazırlanması ve buna da tüm partilerin katılması bekleniyor."

Sürecin Kürt halkına faydaları

Dr. Rakipoğlu, sürecin Kürt halkına da olumlu katkılar sağlayacağını değerlendirdi:

"Silahların bırakılmış olduğu, devlete entegre olan bir Kürt entitesi, siyasi entitesi tabii ki de Kürt halkına Kürtlere daha fazla güç sağlayacaktı. Ben Kürtlerin çok yaşadığı bir üniversitede çalışıyorum, Mardin Artuklu Üniversitesi'nde. Silah bırakılmasının Kürt halkına da fayda getireceğini aynı şekilde Türkiye Cumhuriyeti'ne de fayda getireceğini bir barış ikliminin oluşturulmasının ve bunun yasal zeminle oluşturulmasının hem Türkiye'deki Kürtlere hem de diğer bölgedeki Kürtlere fayda sağlayacağını düşünüyorum."

Suriye boyutu ve bölgesel etkiler

Dr. Rakipoğlu, sürecin Suriye'deki gelişmelerle de bağlantılı olduğunu ifade etti. Dr. Mehmet Rakipoğlu, Suriye'de de benzer bir sürecin yürütüleceğini, Ahmet Şara yönetimiyle DSG'nin anlaşması gerektiğini ve ABD’nin DSG'ye desteğinin azaldığının görüldüğünü vurguladı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Gündem Haberleri

Bu Suçlar Yararlanamayacak
Komisyon ile paylaşılması
Öcalan açıklaması
İmralı görüşmesine açıklama
Bizim için önce insan sağlığı