TURGUT SARI HAKKARİ OBJEKTİF HABER
Türkiye'nin en sarp ve dağlık yerlerinden olan Hakkari'nin el değmemiş doğal güzellikleri ve tarihi mekanlar, birçok ilin yanı sıra çeşitli ülkelerden kente gelen doğaseverleri ve dağcıları ağırlıyor.
8 Ay önce Almanya’dan Türkiye’ye gelen Alman Coğrafyacı Jan Knorn (44) Plonyalı Eşi Magdalena Knorn (41) 11 yaşındaki çocukları Leo ile 5 Yaşındaki Antonia, karavana ile Hakkari’ye geldi. İzmir ve Malatya’dan gelen iki dağ tutkunun da eşlik ettiği Alman çift ve çocukları Rehber Hacı Tansu öncülüğünde yeşilin tüm tonları, rengarek açan çiçekler ve kar kütlelerinin bir arada görüldüğü 3 bin 300 rakımlı Berçelan Yayla'sına çıktı.
Kent merkezine 18 kilometre uzakta bulunan Konak Köyündeki Süryanilere ait Koçanıs Kilisesi’ni ziyaret eden turistler hayran kaldıkları Berçelan Yaylasında piknik yapıp eğlendiler. 3 bin 300 rakımda kar üstünde güzelce vakit geçiren Turistler 1 hafta boyunca Hakkari’de kalacak.
İzmirli tercüman Yakut Öztürk aracılığı ile basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Berlin’deki Humood Üniversitesinde 15 yıldır öğretim görevlisi olarak çalışan Coğrafyacı Jan Knorn, ailesi ile turizm amaçlı Türkiye’de bulunduğunu söyledi.
8 Aydır Türkiye’de bulunduğunu anlatan Knorn batıdan doğuya bütün her yeri gezdiğini belirterek, “Edirne’den başladık, Çanakkale, İzmir, Antalya, Alanya, Mersin, Anamur, Antakya, Pamukkale, Bergama, Konya, Kapadokya, Van Gölü ve şimdi de buradayım” dedi.
‘Hakkari’ çok güzel’ diyen Jan Knorn, “İnsanlar bize dediler ki gitmeyin. Çok tehlikeli ama biz hayır gideceğiz dedik ve geldik. Hakkari’yi görmekten büyük bire mutluluk duyduk. Büyük bir sürpriz bizim için bu kadar güzel olacağını beklemiyorduk. Hakkari Alplerin keşfedilmemiş bir bölümü olarak görüyorum. O kadar güzel ki bir coğrafyacı olarak söyleyebilirim ki bütün insanlar gelmeli ve görmeli burayı. Buraya kadar yapmış olduğum hiçbir seyahatimde burası kadar dokunulmamış vahşi bir doğa görmedim” dedi.
Dağcı Bisikletçi ve karavancı Yakut Öztürk de tesadüfen denk geldikleri Alman aile birlikte beraber gezmeye karar verdiklerini söyledi.
Hakkari’de her mevsim yapılacak bir şey olduğunu belirten Öztürk, insanların ilgisinden memnun kaldıklarını anlatarak “Berçelan Yaylası ve Konak köyündeki kiliseyi ziyaret ettik. İnanılmaz sürprizler benim için bunlar Bu kadarını beklemiyordum. Hakkari dağlarını biliyorum. Çok güzel çok vahşi el değmemiş keşfedilmemiş dağları ama tarih de inanılma güzel burada. Bilgi almak öğrenmek, içinde yaşamak çok büyük bir keyifti. Onlar da aynı şeyi düşünüyorlar. Çok memnun kaldık. Kelimelerle memnuniyetimi ifade edemiyorum. Bu misafirperverlik inanılmaz. Herkes bir taraftan elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor bizler için. Bu kadarını hak ediyor muyuz bilmiyorum. Ama herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Burası öyle bir yer ki yaz kış herhangi bir mevsim ayırt etmeksizin gelmek lazım. Çünkü burada her mevsim yapılacak bir şey var. Kış dağcılığı da yapılır yaz dağcılığı da yapılır, rafting yapılır. Bisiklet de yapılır yaylalar da gezilir. Müthiş bir zenginlik var burada” ifadelerini kullandı.
Hakkarili Rehber Hacı Tansu da Almanya, İspanya, İstanbul ve Malatya’dan turistlerin yer aldığı bir kafileyi ağırladıklarını söyleyerek, “Biz Kocanıs köyündeyiz. Hem Kocanıs kilisesi hem de Berçelan Yaylasının güzellikleri için buradayız. Turistleri dolaştırıyoruz. Son zamanlarda fazlasıyla turist geliyor Hakkari’ye. Hakkari Turizminin gelişmesi gerekir. Çünkü Alman Turistin bahsettiği gibi dağlarımız keşfedilmemiş Alpler gibidir. El değmemiş buralar. Çok sayıda dağcı da gelecek bu sene. Bu yıl öyle gözüküyor ki Hakkari dağları turist ağırlayacak. Bizde umuyoruz ki keyifli bir şekilde yasaksız bir ortamda onları ağırlayalım” diye konuştu.