İşte yüzyıllar önce yaşanan Miryemxan’a Çeli'nin hikayesi

Akkoyunlularla yapılan savaşta yeni evlendiği eşini kaybeden Meryem han (Miryemxan’a Çeli) kalede bulunan evine kapanarak kendisini ilme ve ibadete verir. Genç ve güzel Miryemxan kaybettiği eşinden sonra artık evlenmeyi de düşünmez.

Dul olmasını fırsat bilen kale ahalisi bir zat ona musallat olur. Kötü amaçlarına ulaşamayan zat onunla evlenmek istediğini söyler. Fakat Meryem Han hiçbir teklifi kabul etmez. Meryem hanı elde edemeyen kale ahalisi zat onun hakkında iftiralar yaymaya başlar. Kale halkı söylentilere kulak asmayınca o zat mir Muhammed’in huzuruna çıkarak Meryem’in kötü işler yaptığını söyler.

Adaleti ve merhametiyle bilinen Mir Muhammed: Meryem Han dahil tüm halkı surların olduğu tarafa çağırır. Toplanan halka konuşan Mir: Meryem hakkında kötü sözler duydum. Allah şahit ben Meryem’in kötü bir iş yapacağına inanmıyorum. Bunu birazdan hepimiz kendi gözlerimizle göreceğiz. Şimdi Meryem kendini kaleden aşağı atacak. Eğer Meryem ölürse şu zat doğru söylemiş ve Meryem’e cezasını vermiş olacağız. Yalnız ölmese ona bu iftirayı atan şu zat kaleden aşağı atılıp cezası verilecektir der. Mirin verdiği karara hiç itiraz etmeyen Meryem han korkusuzca kalenin surlarına çıkar.

Meryem han halkın şaşkın bakışları arasında kendisini boşluğa bıraktığı esnada şiddetli bir rüzgar çıkar ve Meryem’in etekleri bir paraşüt görevi görerek onu yavaşça yere indirir. Meryem hanın böylece suçsuz olduğu ortaya çıkar ve ona iftira atan zatta askerler tarafından aynı noktadan aşağı atılarak öldürülür.