İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının, “Kayıplar bulunsun failler yargılansın” eyleminin 737'nci haftası Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirildi. Kayıp yakınları, hak savunucuları ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı eylemde, kayıpların fotoğrafları taşındı. Bu hafta, Batman’da 24 Mart 1994 tarihinde silahlı iki kişi tarafından kaçırılarak bir daha kendisinden haber alınamayan Zeynel Kürsep’in akıbeti soruldu.

Eylemde konuşan İHD Diyarbakır Şubesi Sekreteri Yakup Güven, Diyarbakır'daki newroz kutlamasında geleneksel Kürt kıyafetlerine polis müdahalesini kınadı. Güven, "Kentimiz, kendi geleneksel ve ulusal tüm renkleriyle newroz alanına gitmek istedi. Ne yazık ki bir kutlama havasında geçmesi öngörülen newroz, girişi itibariyle bizde tekrar bir hayal kırıklığına sebep oldu" dedi.

Güven, "Cumhuriyetin kuruluş felsefesiyle inkar edilen Kürtlerin, diliyle, kültürüyle, kıyafetleriyle, yaşam biçimiyle özgür yaşaması gerektiğini, istediği şekilde demokratik tahammüllere, evrensel hukuk normlarına uygun bir şekilde diğer halkların sahip olduğu haklar ile yaşaması gerektiğini savunuyoruz. Ancak newrozun kutlandığı alanın girişinde Kürt yurttaşların üzerindeki kıyafetler, newroz alanına alınmamalarına gerekçe yapıldı. Kıyafetlerin şalvar, yelek şeklinde olması, kıyafetlerin herhangi bir militarist özelliği çağrıştırmamasına rağmen, bin yıllardır tamamen atalarımızın giydiği kıyafetler olmasına rağmen bu kıyafetler kriminalize edildi. Bu nedenle çok sayıda yurttaş alana alınmadı, alana giriş için ısrarcı olan birçok yurttaş ise gözaltına alındı. Biz bu uygulamaları kabul etmiyor, hukuki bulmuyoruz. Bunlardan biran önce vazgeçilmesi gerekiyor" diye konuştu.

'ETKİN SORUŞTURMA AÇILSIN'

Newroz günü Lice’de 14 yaşındaki bir Kürt çocuğunun kolluk görevlileri tarafından alıkonulduğunu hatırlatan Güven, "Çocuğun beyanlarına göre, darp edilmiş, vücudunda çeşitli yara izleri  ortaya çıkmış ve çocuk bağlanarak bir köşeye atılmış. Aile ile görüşmemizde, aile de aynı şekilde beyanlarda bulundu. Biz artık 21. yüzyılda aynı işkence yöntemlerine maruz kalmak istemiyoruz. Kürt anneleri ve babaları, çocuklarını herhangi bir tarihte şiddet görsünler, kaçırılsınlar, öldürülsünler diye yetiştirmiyor. İnsan Hakları Derneği, bu aileleri ve çocukları yalnız bırakmayacaktır. Biz bunu kabul etmiyoruz. Olayın faili olan 4 kolluk görevlisinin etkin bir soruşturma ile idari ve cezai olarak cezalandırılmalarını istiyoruz. Yürütülecek soruşturmaların sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.

'KÜRSEP'İ HİZBULLAH KAÇIRDI'

İHD Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Derya Yıldırım ise Kürsep’in hikayesini paylaştı. Yıldırım, “Zeynel Kürsep, 24 Mart 1994 günü Batman Devlet Hastanesi çıkışında silahlı iki kişi tarafından zorla bir araca bindirilerek kaçırıldı. Daha sonrada Hizbullah örgütü tarafından kaçırıldığı öğrenilen Zeynel Kürsep, Atatürk Parkı’nın yanında bulunan ve Sami Karadeniz’e ait olduğu öğrenilen bir dairede 6 gün tutuldu. Ardında bir sığınağa götürüldü. Zeynel Kürsep bu sığınağa götürüldüğünde Fahrettin Tan isimli yurttaş da, 3 aydır burada tutuluyordu. Zeynel Kürsep’in gelişinden sonra bir yıla yakın süre bu sığınakta birlikte kaldılar. Uzun süre burada tutulduktan sonra Batman’a bağlı Zorava köyüne, Aziz Önlük’e ait olduğu belirtilen evin altındaki sığınağa götürüldü. Fahrettin Tan, buraya getirildikten bir ay sonra, fidye karşılığında serbest bırakıldı. Fahrettin Tan serbest bırakıldığında sığınakta, Zeynel Kürsep, Mahmut Demirer, İsmail Ağaya ve Resul Saçan bulunuyordu" bilgisini paylaştı.

KÜRSEP'TEN 29 YILDIR HABER ALINAMADI

Derya Yıldırım, konuşmasının devamında şunları söyledi: "Bu sığınak devlet güçlerince 1998 yılında Hizbullah’a yapılan operasyonda ortaya çıkarıldı. Ancak Zeynel Kürsep’ten, kaçırıldığı günden bu yana bir daha haber alınamadı. Babası İbrahim Kürsep, Batman İHD dışında Batman Cumhuriyet Savcılığına, Batman Emniyet Müdürlüğüne, Cumhurbaşkanlığına, Olağanüstü Hal Bölge Valiliğine yaptığı başvurulara rağmen, günümüze kadar herhangi bir yanıt alamadı. 

1996 yılında ismini vermek istemeyen biri, Zeynel Kürsep’in evini telefonla arayarak aileye; oğlunuzun Silvan ilçesine bağlı Susa (Yolaç) köyünde bir sığınakta tutulduğunu söyler. Bu bilgiler üzerine baba İbrahim Kürsep Silvan'a gider ve oradaki resmi makamlara 'Oğlumun Susa köyünde bulunan sığınakta olduğu' bir dilekçe ile başvuruda bulunur. Baba İbrahim Kürsep tüm girişimlerine rağmen resmi makamlardan bir sonuç elde etmez.  Aradan 29 yıl geçmesine rağmen Zeynep Kürsep kaçırıldığı tarihten bugüne hala kayıp."

Konuşmaların ardından Zeynel Kürsep ve diğer kayıp ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban gidenler için 1 dakikalık oturma eylemi yapıldı.