CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, FOX Tv’de İsmail Küçükkaya’nın programına katılarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

CHP Lideri, geçtiğimiz hafta Hakkari’de Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) saldırısıyla öldürülen 3 kişinin terörist olmadığını açıklayan ve  konuyu Meclis  gündemine taşıyan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu hakkında açıklamalar yaptı. 

SİHA'ların saldırısında hayatını kaybeden 3 kişinin silahsız olduklarını  belirten Kılıçdaroğlu, "Terörist olabilirler ama orada silah olması lazım. O da yok" sözleriyle olayın araştırılması gerektiğini söyledi:

'SİLAH OLMASI LAZIM O DA YOK'

"Ne diyor Sezgin Tanrıkulu? Bu insanlar öldürüldü. Gerçekten terörist mi değil mi araştırılsın diyor. Bu 4 kişi oraya gitmeden önce güvenlik kontrolünden geçiyorlar. Eğer bunlar terörist ise neden tutuklanmıyor. Sezgin Bey üzerinden giderek ‘CHP, PKK’ya destek veriyor’ diyorlar. Sezgin Bey üzerinden bize saldırıyorlar. Sezgin Bey ile konuştum. Olay yerinin yakınındaki bir muhtar bilgi verdi. Öldürülenlerden bazıları iş adamı zaten. Gizli kapaklı insanlar değil, piknik yapıyorlar orada. Terör örgütüne destek olabilirler, terörist olabilirler ama orada silah olması lazım. O da yok."

'ÇÖZÜM İÇİN ZEMİN GEREKLİ'

"Terör sorununu 4 yılda çözemezsem siyaseti bırakırım" açıklamasının hatırlatılmasının üzerine iddiasını yineleyen Kılıçdaroğlu, çzüm için birinciöncelipin ézeminé olduğunu vurguladı:

"Nerede çözülecek bu? Meclis’te. Milli irade orada. Birlikte çözeceğiz. Kapalı kapılar ardında olmaz. 15 yılda çözemediler, hala koşturuyorlar. Ben net söylüyorum. 4 yıl içinde çözemezsem siyaseti bırakacağım."

'GÜRSEL VE ŞIK BAĞIMSIZ VE TARAFSIZ BİRER GAZETECİDİR'

Dün İstanbul'da görülen Cumhuriyet Gazetesi Davası'nı da değerlendiren Kılıçdaroğlu, Kadri Gürsel ve Ahmet Şık'ın bağımsız ve tarafsız birer gazeteci olduüunu söyledi:

"Bu insanların tamamı suçsuz. Kadri Gürsel ve Ahmet Şık, bağımsız ve tarafsız birer gazetecidir. Bakın Ahmet Şık, Ergenekon döneminde İmamın Ordusu diye bir kitap yazdı. Fetullah Gülen’i eleştirdi. Kitap toplatıldı, kendisi hapse atıldı. Şimdi gelinen noktada yine içeride.”Cumhuriyet’in FETÖ ile ne ilgisi var? 150’nin üzerinde gazeteci hapiste, Türkiye’de demokrasi var denilebilir mi?"

Programın sunucusu İsmail Küçükkaya, “Kadri Gürsel de öyle… FETÖ’yü herkes savunurken o, dikkat edin devlete sızıyorlar, başımıza bela olacaklar şeklinde uyarılarda bulunuyordu” hatırlatma yapınca Kılıçdaroğlu, “Evet. Maalesef” diyerek karşılık verdi.

'ŞANTAJ OLARAK KULLANILIRSA TÜRKİYE BEKA SORUNU YAŞAR'

Eski Bakan Zafer Çağlayan hakkında ABD’nin tutuklama kararı çıkarmasını değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Zarrab dosyası bir şantaj unsuru olarak kullanılırsa, Türkiye beka sorunu yaşar" uyarısında bulundu:

"Türkiye Cumhuriyeti’nin bir bakanının başka ülkede yargılanmasına üzülüyoruz. Dosyalar geldi, bu dosyalar kapatıldı. Yüce Divan’a gidecekti, yargılandım, aklandım deme hakkı olacaktı. Bunların o hakkı ellerinden alındı. AK Parti’nin içinden çok sayıda milletvekili, Yüce Divan parlamentoda oylanırken ellerini vicdanına koyarak oy kullanmadılar. Bu Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin daha farklı boyutlara taşınmasına yol açabilir. Türkiye’den ödünler istenebilir. Hırsızın ödüllendirildiği bir süreci yaşadık. BM üyesi bir ülke ambargo kararı alırsa BM üyesi tüm ülkeler bu ambargoya uyar. Türkiye, İran Ambargosu’nu Reza Zarrab üzerinden deliyor. AKP Genel Başkanı ‘Biz bu ambargoya uymadık’ diyor. Bu çok tehlikelidir. Zarrab dosyası bir şantaj unsuru olarak kullanılırsa, Türkiye beka sorunu yaşar. Bakanın yargılanması Türkiye-ABD ilişkilerini kötü etkiler."