Palancılığın son ustası direniyor!

Palancılığın son ustası direniyor!

Elazığ’da malzemeleri üretilmeyen palancılık ve semercilik mesleğinin son temsilcisi Metin Dalbul, “Palanı genellikle göçebeler ve yaylacılar, binek hayvanları için alıyor. Müşterilerim sürekli ‘sana bir şey olursa biz ne yapacağız’ diyor” dedi.  

Bölge illerinde bir zamanlar en gözde meslekler arasında yer alan palancılık ve semercilik, unutulmaya yüz tuttu. Palancılık ve semercilik, kısmen köylerde rağbet görüyor. Elazığ’da palancılık zanaatının son temsilcisi olan Metin Dalbul (55), kentin Şire Meydan’ında 38 yıldır palan yapmaya devam ediyor.  
 
‘BİZ NE YAPACAĞIZ’
 
Elazığ’da mesleği yürüten tek kişi olduğunu belirten Dalbul, “Ben de bırakırsam, bu iş Elazığ’da yok olacak. Palanı genellikle göçebeler ve yaylacılar yaylaya çıktıklarında binek hayvanları için alıyorlar. Müşterilerim sürekli ‘sana bir şey olursa biz ne yapacağız?’ diye soruyorlar. Zaten bu zanaat biterse en çok yaylacılar ve göçebelik yapan insanlarımız etkilenecek” dedi.
 
‘ELAZIĞ’DA BENDEN BAŞKA KİMSE KALMADI’
 
Dede mesleğini devralmasının ardından kalan tüm semer ustalarının bir bir gittiklerini ifade eden Dalbul, “Elazığ’da benden başka kimse kalmadı. Daha doğrusu Türkiye genelinde kalmadı. En fazla Urfa’da icra edilirdi. Diyarbakır’da 20’ye yakın palancı ve semerci vardı, şu an orda da bir kişi tek kaldı.  Bu yaptığım semer olarak bilinir, fakat bu palandır. Semer, palanın ağaçlı olanına denir. Bu iş el emeği, el becerisi gerektiren bir iş. Her gün binlerce dikiş atıyorum. Makine işi yok, tamamen el emeği” şeklinde konuştu. 
 
‘MALZEME ÜRETİMİ BİTTİ’
 
Yapımı gereği büyük bir zahmet gerektiren semerin her bir malzemesi neredeyse başka şehirlerden getiriliyor. Palan ve semercilik malzemelerinin üretilmemesinden şikayetçi olan Dalbul, “Palancılıkta keçe, deri, kamış, çivi, telis, raptiye gibi malzemeler ile çuvaldız, çeşitli iğneler, makas, pense, el demiri, ot demiri gibi araçlar kullanılmaktadır. Palanı çuvaldız dediğimiz iğneler ile işliyoruz. Çuvaldız ham çelikten yapılan bir iğne türüdür. Bu iğneler Maraş’ta yapılıyor. Fakat çuvaldızı yapan kişi de çok yaşlandığı için artık yapmama kararı aldı. Sipariş veriyoruz, yapması için ikna etmeye çalışıyoruz, bizim zorlamamızla yapıyor. Eskiden burada da çuvaldız yapılırdı, fakat şimdi yapan kalmadı. Palan yapımında keçe dediğimiz kalın kumaşlar kullanırız. Keçe de eskiden burada yapılırdı, fakat burada tamamıyla bitti. Keçeyi Balıkesir’den sipariş ediyoruz. Kamış denilen otları da palan yapımında kullanırız. Kamışı da Bitlis ve Afyon’dan getirtiyoruz. Elazığ’da palancılık ve semerciliğe ait malzeme üretimi bitti” diye konuştu.
 
Dalbul, gençlerin daha farklı uğraş alanları olduğunu belirterek, “El sanatlarını merak edip gelen kimse yok. En azından bir çırak yetiştirebilseydim benden sonra da bu meslek devam ederdi” ifadelerini kullandı. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.