‘Ben Hapisteyim Ama Partim Ciddi Oranda Kazandı’

‘Ben Hapisteyim Ama Partim Ciddi Oranda Kazandı’

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) eski eş-başkanı Selahattin Demirtaş, Washington Post gazetesi için bir yazı kaleme aldı.

Edirne Cezaevi’nde tutukluluğu devam eden Demirtaş yazısında Türkiye’de 31 Mart’ta düzenlenen yerel seçimin sonuçlarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve partisi AKP için ‘utandırıcı bir mağlubiyet’ olduğunu savundu. Demirtaş ayrıca HDP’nin Türkiye’de ‘barış, demokrasi ve sağlam bir ekonominin’ sağlanması için mücadele etmeye devam edeceğini ifade etti.

Demirtaş’ın ‘Ben hapisteyim ama partim yine de Türkiye’deki seçimlerde büyük başarı elde etti’ başlıklı makalesi Amerika’nın önde gelen yayın kuruluşlarından Washington Post’da 19 Nisan 2019 tarihinde yayınlandı. Demirtaş yazısında seçim sonuçlarıyla ilgili şu ifadelere yer verdi: “Türkiye’de kısa süre önce 31 Mart’ta düzenlenen yerel seçimler ülkenin iktidardaki elitlerine ve hepsinden önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a birçok önemli mesaj gönderdi. Bu seçimleri haklı olarak kendi yönetimi açısından bir referandum gibi gören Erdoğan utandırıcı bir mağlubiyete uğradı.”

‘AKP gerçek İslam’dan da uzaklaştı’

Erdoğan liderliğindeki Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) Türkiye’nin en büyük beş kentinde yerel yönetimler üzerindeki kontrolu kaybettiğine vurgu yapan Demirtaş, AKP’nin özellikle son yıllarda uyguladığı politikalara şu sözlerle değindi: “Erdoğan’ın iktidardaki partisi AKP sadece demokrasiden değil gerçek İslam değerleri ve ahlakından da uzaklaştı. Cumhurbaşkanı partisiyle ilgili yolsuzluk, haksızlık ve despotluk eleştirilerini duymamazlıktan geldi.”

Demirtaş kendisi de dahil şu an aktif siyaset yürütüyor olması gerekirken cezaevinde tutulan binlerce HDP üyesi olduğuna ve güvenlik birimlerinin özgür olan HDP üyelerini de ‘engellemeye ve rahatsız etmeye devam ettiklerine’ dikkat çekti. Birçok HDP üyesinin hükümet yetkililerince terörist ilan edilmesinin de partisinin karşılaştığı engeller arasında olduğunu belirten Demirtaş, partisinin mevcut koşullar ve zorluklar altında elde ettiği kazanımların ‘fevkalade’ olduğu yorumunda bulundu.

‘Türkiye’de insanlar barış istiyor’

Suriye başta olmak üzere Ortadoğu genelinde süregelen uzlaşmazlıklar ve Türkiye’de devam eden ekonomik kriz de Demirtaş’ın yazısında değindiği konular arasında yer aldı. Türkiye’nin bu sorunlarla başedebilmesinin yolunun ‘birlik, barış ve demokrasiden’ geçtiğini belirten Demirtaş özellikle daha da kötüye giden işsizlik ve enflasyon sorunu karşısında ‘acilen demokratik bir siyasal reform yapılması gerektiğini’ dile getirdi.

Erdoğan liderliğindeki iktidarın Türkiye’nin karşılaştığı sorunlara etkili çözüm üretmede yetersiz kaldığı görüşünde olan Demirtaş, ‘Erdoğan ekseninde dönen siyasal yapının’ şu ana kadarki yaptıklarının böylesi bir reform konusunda ‘niyeti, kapasitesi ya da cesareti olmadığını’ gösterdiğini savundu.

Demirtaş şu ifadeleri kullandı: “Seçimlerin sonuçları gösteriyor ki sadece bizim partimizi destekleyenler değil, Türkiye’deki tüm insanlar birlikte, barış içinde ve demokratik bir şekilde yaşamak istiyorlar. Otoriterliğe ve tek adam rejimine karşı çıkıyorlar. Erdoğan’ın da bunu anlayacağını umuyoruz. Eğer anlamazsa, bir sonraki seçim onun için son mağlubiyet olabilir.”

‘Erdoğan’ın kendisi de Öcalan’la barış yolunu aradı’

Türkiye’de Kürt halkının çok büyük bir çoğunluğunun barış istediğine işaret eden Demirtaş, milletvekili Leyla Güven’in de aralarında olduğu, açlık grevine giren HDP yetkilileriyle ilgili de mesajlar verdi. Demirtaş bu eylemin Abdullah Öcalan’a yönelik tecritin sona erdirilmesi için yapıldığını hatırlattı ve “Açlık grevi yapanlar biliyor ki Öcalan’ın Türkiye’deki Kürt sorununun barışçıl ve demokratik çözümünde çok belirleyici bir rolü var” dedi.

20 yıldan fazla bir süredir İmralı Cezaevi’nde olan PKK lideri Öcalan’ın Türkiye ve Suriye’deki Kürtler üzerindeki etkisine değinen Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da önceden aynı görüşte olduğunu savundu: “Türkiye’de hiçbir barış sürecinin Öcalan’ın katılımı olmadan tam bir başarıya ulaşamayacağını söylemek yerinde olur. Erdoğan’ın kendisi de bu nedenle birkaç yıl önce PKK lideriyle barış yollarını aramıştı.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.