Tunuslu meslektaşının açıklamasının tamamen gerçeği yansıttığını söyleyen Libya İnsan Hakları Gözlemevi Başkanı Nasir el Havari, Sputnik'e açıklamasında bu konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:

"Ülkenin batısındaki gruplar gerçekten de köle ticaretiyle uğraşıyor. Onların kurbanı, Avrupa'ya geçmek isteyen sığınmacılardır. Onlar illegal sığınmacı kamplarına getiriliyor, buradan yük gemileriyle Avrupa'ya taşınıyor. Sığınmacıları taşıyan teknelerin yüzde 90'ı aşırı yüklenme yüzünden batıyor. Örneğin 50 kişi kapasiteli tekneye 400 kişi bindiriliyor. Bu yüzden her gün onlarca mazlumun cesedi bulunuyor. Libya, sığınmacı ve köle ticaretinin kilit kaynağı haline geldi".

'SINIRLARIN VE DENİZ KIYISININ KONTROLE İHTİYACI VAR'

Tüm bunların temel nedeninin, bu grupları etkisiz hale getirerek kanuna teslim edecek yeterince güçlü iktidar yokluğunun olduğunu kaydeden el Havari, "Militanlar bu suçları tamamen açık biçimde işliyor ve herkes bunu biliyor. Muhtemelen bu militanlar Avrupa'daki terörist saldırıların organizasyonunda da yer alıyor" dedi.

Libyalı uzman, "Ülkede ne hükümet ne de sınırları kontrol edebilecek ordu var. Özellikle güney sınırlar ve deniz kıyısının kontrole ihtiyacı var. Sadece Mısır sınırı ve kısmen Tunus sınırı korunuyor diyebiliriz. Oysa Libya'nın 6 ülkeyle sınırı var" ifadelerini kullandı.
Avrupa'daki sığınmacıların büyük kısmının yoksul Afrika ülkeleri ve Suriye kökenli olduğunu dile getiren el Havari, "Avrupa ülkeleri, bu ülkelere yoksulluk ve krizin aşılmasında yardımcı olmalı. Zira bu ülkeler, eski Avrupa kolonileri. Batı bu ülkeleri kullandı, tüm zenginliklerini alıp bitirdi, ama halklarının hayatını iyileştirmek için hiçbir şey yapmadı" diye konuştu.