Kılıçdaroğlu: Kavganın faturası millette çıkıyor

Kılıçdaroğlu: Kavganın faturası millette çıkıyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu, Bursa'nın İnegöl İlçesi'nde yaptığı konuşmada, referanduma sunulan anayasa değişikliğinde başkan yardımcılarının sayısıyla ilgili bir düzenleme olmadığını bildirdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa’nın İnegöl İlçesi’ndeki Hotel Park’ta muhtarlar, din görevlileri, okul aile birlikleri başkanlarıyla kahvaltıda buluştu. Toplantıda 45 dakika konuşan Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliklerinin neler getireceğini anlattı.

Konuşmasına “Cumhurbaşkanı taraflı mı olsun tarafsız mı” olsun sorusuyla başlayan Kılıçdaroğlu, “Taraflı biri olsun diyorsanız gideceksiniz evet oyunu kullanacaksınız. Tarafsız biri olsun diyorsanız, hayır oyunu kullanacaksınız. Bunun partilerle bir ilgisi var mı? Hiçbir ilgisi yok. Tercih gayet net, başkan partizan mı olmalı, tarafsız mı olmalı” dedi.

AŞAĞIDA DA ÇİFT BAŞLILIK OLACAK

Cumhurbaşkanının 80 milyonu temsil ettiğini bu yüzden arabasında Türkiye Cumhuriyeti bayrağı taşıdığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Bazı arkadaşlardım şunu düşünebilirler olsun hem partinin genel başkanı olsun, hem de başkan olsun, bu da bir tercihtir. Yansıması şu olur. Şimdi yeni model geçerse il başkanı da cumhurbaşkanını temsil edecek. Vali de temsil edecek. Niçin çünkü cumhurbaşkanı da aynı zamanda bir partinin genel başkanı. Yapılan değişikliğine nasıl sonuçlar doğurduğunu hepimizin bilmesi lazım. Anlatımı güzel ama nasıl sonuçlar doğuracak. Vali diyecek ki ben temsil ediyorum. Hangi partiden seçildiyse onun il başkanı valiye diyecek ki bir dakika arkadaş kusura bakma cumhuru ben temsil ediyorum. Sadece tepede değil aşağıda da çift başlılık olacak. Diyorsanız ki hem tepede hem aşağıda çift başlılık olsun. Bunlar kavga ederler üç gün sonrada barışırlar. Bu makuldür evet oyu kullanacaksınız. Yanlıştır diyorsanız hayır oyu kullanacaksınız. Bu kadar basit” dedi.

MECLİSİ FESİH YETKİSİ ATATÜRK’E VERİLMEDİ

Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği ile getirilecek fesih yetkisini de anlattı. Bu yetkinin bugünkü anayasada da olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Cumhurbaşkanının meclisi feshi, seçim sonrası 45 gün içinde hükümetin kurulmamasına bağlıdır. O da ihtiyari. Başkan isterse fesheder isterse etmez. Yenisinin mevcutla farkı nedir? Yenisinde hiçbir gerekçe göstermeden öyle hükümet kuruldu kurulmadı ona da bakmadan, başkan isterse üçüncü yılın sonunda, ‘ben meclisi feshediyorum. Buyurun yeniden seçime gidiyoruz’ diyebilir. Bu yetki doğru mudur yanlış mıdır. Bu tercih yine vatandaşlarımızın tercihidir. 1924 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasası görüşülürken mecliste yapılan görüşmelere götüreyim. TBMM’de anayasa görüşmeleri yapılırken Mustafa Kemal Atatürk’e meclisi feshetme yetkisi verilmek istenir. İki genç milletvekili kürsüye çıkarlar birisi Mahmut Esat Bozkurt’tur. Derler ki biz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü seviyoruz. Bu memleket için de neler yaptığını gayet iyi biliyoruz. İyi bir devlet adamı, iyi bir asker, ama kimse kusura bakmasın. Bizi buraya Gazi Mustafa Kemal Atatürk getirmedi. Bizi buraya millet getirdi. Ancak meclisi millet fesheder, yoksa Gazi Mustafa Kemal Atatürk de olsa bu yetkiyi kendisine vermeyiz. Mecliste konuşulur ve büyük bir çoğunlukla reddedilir. Şimdi 2017’ye geliyoruz bu yetki verilmek isteniyor.”

“MİLLETİN AKLIYLA ALAY ETMEK DOĞRU MU?”

Kılıçdaroğlu, meclisin fesih yetkisiyle ilgili kimsenin bir makul gerekçe sunmadığını da savunarak, “Ne olduğunu biliyor musunuz hangi gerekçeyle yapıldığını biliyor musunuz. Söyleyeyim. Mevcut önümüze gelen anayasa değişikliğine göre başkan iki dönem seçilebiliyor. Üçüncü dönem seçilemiyor. İkinci dönemin sonunda meclisi feshedebilir. Kendisi de seçime girer. Böylece ne olacak 5 yıllık süreyi doldurmadığı için üçüncü dönem de seçilme ihtimali olacak. Asıl amaç bu. Milletin aklıyla alay etmek doğru mudur. Bunun partilerle bir ilgilisi var mıdır. Memleketle demokrasiyle ilgisi var. Bu seçim propagandası mı hayır. Bu bir demokrasi meselesi memleket meselesi” dedi.

Anayasa değişikliği kabul edilirse Meclis’in güçleneceğinin savunulduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu ,”Sayısal olarak güçlenir doğru. 550 milletvekili 600’e çıkacak. Bir Allah’ın kulu da niye 600’e çıkarılıyor diye sormuyor. Size anlattılar mı bilmiyorum. Ben şahsen bilmiyorum. Normali 450’dir, 550 oldu. Niye 600? Sayısal güçlenecek, yetkileri elinden alınıyor. Hangi yetkisi alınıyor. Kanun yapma tekeli TBMM’nin elinden alınıyor. Bir kısmını kim yapacak başkan doğrudan kararnamelerle yapacak” dedi.

Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliğinde başkan yardımcısı sayısıyla ilgili bir düzenleme olmamasını da eleştirerek, şöyle devam etti:

“Kaç başkan yardımcısı olacağını kimse bilmiyor. Sayı var mı yok. Efendim diyorlar ki bir, iki, bilemedin üç tane olacak. Ne demek bilemedin üç tane olacak ne demek bilemedin. Bir kişinin keyfine bu bırakılır mı? bir başkan geldi, iki tane başkan yardımcısı tayin etti. Bir başkası geldi. Bin 500 tane tayin etti. Engel var mı yok. Başkan seçildiği partinin bütün il başkanları başkan yardımcısı olarak tayin edebilir. Engel var mı hiçbir engel yok. Kaç bakan olacak? Başbakanlığı kaldırıyoruz. Başbakan olmayabilir bu da bir tercihtir. Bakan sayısı belli değil. Kimin tercihine bağlı, bir kişinin isterse hiç bakanlık da kurmayabilir başkan yardımcılarından oluşan bir kabine oluşturabilir. Engel var mı yok. Tamamen o kişinin keyfine bağlı dünya görüşüne yönetim şekline bağlı. Niye 550 kişinin değil de bir kişinin iradesine teslim ediyoruz. Bir kişi düşünsün bizim düşünmemize ne gerek var o zaman gidip evet diyeceksiniz yanlış diyorsanız hayır diyecek siniz eğridir yanlıştır kararı siz vereceksiniz.”

YÜZDE 10 BARAJI YANLIŞ

“Bugünkü düzen mükemmel mi diye sorabilir siniz. Var arkadaşlar. Doğruya doğru eğriye eğri bugün sistemin de yanlışları var” diyen Kılıçdaroğlu, yanlışın 12 Eylül darbesi Anayasası’ndan kaynaklandığını, yüzde 10 barajının yanlış olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Niye yüzde 1 oy alan partinin başkanı meclise gelmesin. Niye konuşmasın mesela Saadet Partisi genel başkanı. Yüzde 4 ay aldı 4 tane milletvekili gelsin. Partinin genel başkanı TBMM’ye çıktığı zaman ayıp mı olur. Hayır milli iarede parlamentoya tam yansımız olur” dedi.

KAVGANIN FATURASI MİLLETE ÇIKIYOR

Evet oyunun artırılması için yapılan kavgaların faturasının millete çıktığını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Evet oyunu arttırmak için falanla kavga edelim şununla kavga edelim vatandaşı kandırılım bunları bir tarafa bırakılım. Bunun faturası hep millete çıkar. Yurt dışı ile kavga ettiniz buyurun ne olduğunu hepimiz biliyoruz. İsrail’de ezanın yasaklanması gündemde tık yok tık. Ben itiraz ediyorum sadece. Yanlıştır diyorum. Yapamazsınız diyorum hükümetten tık dahi yok. Niye yok arkadaşlar. Hollanda ile kavga ediliyor. Yahu iki başbakan konuşmuş, seçimlerden sonra gelin diye kavga çıktı, fatura kime çıktı? Hollanda çalışan işçilerimize, Suriye ile kavga ettik fatura kime çıktı? Hem Türkiye’ye hem Suriye’deki Türkmenlere 3,5 milyon Suriyeli Türkiye’de. Ne diyorlar evet oyu çıkarsa Suriyelilere vatandaşlık vereceğiz, ha diyorsanız 4 milyon Suriyeliye vatandaşlık verelim evet oyu verin. Eğer doğru değil diyorsanız gidip hayır oyu kullanacaksınız.”

15 DAKİKA VERİN

Televizyonda tartışma çağrısını yineleyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

“Kılıçdaroğlu doğruları söylemiyor. Hangi cümlem yanlış. Şunu da söylüyorum. Olabilir beni böyle suçlayabilirsiniz ben sizin elinize büyük bir fırsat veriyorum, alırsınız eline 18 maddeyi. Ben de alırım. Dünya kadar televizyon kanalları sizin emrinizde, sizin emrinizdeki televizyon kanalına çıkalım medeni insanlar gibi konuşalım. Kim doğruyu söylüyor. Niye kavga edelim. O da düşüncesini söyleyecek ben de söyleyeceğim. Almanya, Fransa, Amerika yapıyor. Bütün medeni ülkülerde var. Sorular sorulur. Hatta şu teklifi de yaptım siz yarım saat konuşun bana 15 dakika verin ama cesaret edemiyorlar.”

Kılıçdaroğlu, “Yeni anayasa çıksın yabancı sermaye Türkiye’ye gelmeyecek niye gelsin. Hukukun olmadığı yerde can ve mal güvenliği olmaz” dedi.

KUZU KUZU GELDİ ELEŞTİRİSİNE YANIT 

Kılıçdaroğlu daha sonra İnegöl İlçesinde kamyon ve TIR Garajı şoförlerine seslendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Antalya'da toplu açılış töreninde Kılıçdaroğlu'na yönelik söylediği,"Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni yaptık, demedik laf bırakmadılar. Gitmedikleri mahkemeler kalmadı. Ben oraya gitmeyeceğim demişti malum zat, kuzu kuzu geldi" eleştirilerine yanıt verdi. 

15 Temmuz sonrası 'kuzu kuzu geldi saraya’ şeklindeki yorumları doğru bulmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Aynı olay olsa yine Türkiye bir darbe girişimiyle karşı karşıya kalsa söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Gene giderim. Öyle kalkıp da kısır çekişmelere bu memleketi sokmamak lazım. Yazıktır, günahtır. Türkiye’nin bir derdi varsa siyasetçiler bir araya gelip, oturup konuşmalı. Memleket sadece benim memleketim değil, hepimizin memleketi. Sadece ben mi sorumluyum? Sizler de sorumlusunuz” dedi.

“CUMHURİYETİN SAYESİNDE BEN CHP BAŞKANIYIM”

Cumhuriyetin sayesinde devletin en önemli yerlerine geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Genel müdürlük yaptım. Müsteşar yardımcılığı yaptım. Daire başkanlığı yaptım. Kimin sayesinde yaptım? Cumhuriyetin sayesinde. Cumhuriyet olmasaydı ben CHP Genel Başkanı olabilir miydim? Cumhuriyet olmasaydı Sayın Abdullah Gül, TBMM’nin önce üyesi daha sonra Cumhurbaşkanı olabilir miydi? O da bir esnafın çocuğuydu. Aynı şey şimdiki Cumhurbaşkanı için de geçerli. Cumhuriyet olmasaydı Cumhurbaşkanı olabilir miydi, olamazdı. Neden? Cumhur yoktu ki. Bir kişi vardı, Osmanlı. Babadan oğula devreden bir miras vardı. Cumhuriyeti kurduk, güzel bir şey yaptık. Bütün İslam dünyası bizi örnek aldı” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, İnegöl'deki programının ardından Yenişehir Saat Kule Meydanı'nda halka seslendi. Burada halktan referandumda 'Hayır' oyu kullanmaları gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından Bursa Esnaf Sarayı'nda taksi ve servis şoförleriyle bir araya gelmek için yola çıktı.

Kaynak:DHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.