Benzine, elektriğe, gübreye ve daha pek çok şeye zam geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Bakkalı, halleri terörist ilan ettiler. Asıl zam yapan adam teröristtir. İndir gübrenin, elektriğin fiyatını ucuza satayım. Kim pahalıya satmak ister? Herkes ucuza mal etmek ister” diye konuştu.

Sorunun bir parti sorunu olmaktan çıktığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “İşsizlik artacak, kriz reel sektörü vurmaya başladı” dedi. Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan’a tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Eğer sen halkın arasında 300 korumayla giriyorsan, silahlı güç olarak giriyorsun demektir” ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: “Belediye başkanlığı koltuğuna oturduğunuz andan itibaren a partisi, b partisi demeyi bırakacaksınız. Siz herkesi kucaklayacaksınız. Tam tersine eğer bir bölge yoksulsa oraya pozitif ayrımcılık yapacaksınız. O kişilerin hayat standardını yükselteceksiniz. Onların da parka ihtiyacı var. Eğer ibadethanelerine bakılmıyorsa bakacaksınız. Bu gittiğim her yerde belediye başkan adaylarına söylediğimdir. Oy versin vermesin herkesi kucaklayacağız. Saray’da oturanlar işsizlik nedir biliyorlar mı acaba? Çocuğuna akşam yemek yediremeyen annenin, okula giden evladına harçlık veremeyen babayı biliyorlar mı acaba, işsizin tahammül edemiyorum diyerek kendini asan adamı biliyorlar mı acaba? Ayın 31’inde sandığa gideceğiz. Ben sizden sadece bir şey istiyorum, elinizi vicdanınıza koyun ve oyunuzu öyle kullanın. Çiftçinin geldiği hale bakar mısınız Allah aşkına. Dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Saman, mercimek her şey dışarıdan. Türkiye üretirse güçlü olur. Türkiye üretimden koparıldı. 2 Trakya büyüklüğünde alan ekilmiyor.”

Yapılan zamlarla ilgili konuşan Kılıçdaroğlu son olarak şunları söyledi: “Benzine, ilaca, gübreye, mazota, elektriğe zam yaparsın, sonra fiyatlar neden yüksek diyor. Bakkalı, halleri terörist ilan ettiler. Asıl zam yapan adam teröristtir. İndir gübrenin, elektriğin fiyatını ucuza satayım. Kim pahalıya satmak ister? Herkes ucuza mal etmek ister. Bu memleketi dün gelip yönetmeye başlamadılar. 17 yıldır yönetiyorlar. 17 yıldır. Ne istedilerse imkanları vardı. Şunu söyleyemezler, efendim ben şunu beceremedim, bu kanunu çıkaramadım. Hayır efendim her şeyi yaptılar. Türkiye’yi yönetemedikleri için ekonomik kriz oldu. Değişime ihtiyacımız var. Bu stratejik dönüşümü birlikte yapacağız. Biz dönüp dünyaya diyeceğiz ki halk demokrasiye sahip çıktı. Bu anlamda İyi Parti ile yaptığımız iş birliği demokrasi iş birliğidir. Görüşlerimiz farklı ama demokrasi olduğu zaman siyasi partilerin bir anlamı var. Saadet Partisi ile dirsek temasını sürdürüyoruz neden, onların da demokrasi talepleri var.”