İsrail-Filistin Sorunu'nun çözümü için iki devletli bir çözümü savunan Oz, ülkesinde kimileri tarafından "vatan haini" diye nitelendirilmiş, yazar ise bu suçlamayı "onur madalyası" sayacağını söylemişti.

Oz, 2016 yılında BBC'ye verdiği bir mülakatta, "Hayatım boyunca bir çok kez vatan haini olduğum söylendi. Harikulade insanlarla aynı kategoriye konulduğumu düşünüyorum. Tarih, yaşadıkları zamanın ilerisinde olan ve çağdaşları tarafından şu veya buna ihanetle suçlanan kadınlar ve erkeklerle dolu" demişti.

Bir süredir kanserle mücadele eden yazarın ölümü kızı, tarihçi Fania Oz-Salzberger tarafından duyuruldu.

Fania Oz-Salzberger Twitter'daki mesajında "Sevgili babam durumu kanser hastalığı nedeniyle hızla kötüleştikten sonra uyuduğu sırada, etrafı onu seven insanlarla çevrili olarak dünyadan göçtü. Mahremiyetimize saygı gösterilmesini rica ediyorum. Yorum yapamayacağım. Onu seven herkese teşekkürler" dedi.

Eserleri 45 dile çevrildi

Amos Oz, 1939 yılında İngiliz mandası altındaki Kudüs'te Amos Klausner adıyla doğdu.

15 yaşında bir kibbutzda çalışmaya başladı.

İbranî Üniversitesi'nde felsefe ve edebiyat okudu.

İlk romanlarından biri olan "Benim Mikailim"i 1968 yılında henüz kibbutzda çalışırken yazdı.

1950'ler Kudüs'ünde aşık olup evlenen genç bir kadının öyküsünü anlatan bu kitap da 30'u aşkın dile çevrildi ve sinemaya da uyarlandı.

Oz'un otobiyografik eseri "Aşk ve Karanlık" da 2015 yılında sinemaya uyarlandı, filmin yönetmenliğini Natalie Portman yaptı.

Oz'un Aşk ve Karanlık adlı romanı sinemaya uyarlanmış ve Natalie Portman filmin yönetmenliğini aynı zamanda oyunculuğunu yapmıştı

Eserleri 45 dile çevrilen Amos Oz, yaşamı boyunca onlarca ödüle layık görüldü.

İsrail'in yurt dışında düzenlediği tören ve davetlere katılmıyordu

Amoz Oz son yıllarda İsrail'de Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki hükümetin politikalarını da eleştirdi ve hükümetin "artan aşırılığı" diye tanımladığı tutumunu protesto ederek İsrail'in yurt dışında düzenlediği resmi tören ve davetlere katılmayı reddetti.

Oz 2 yıl önce katıldığı BBC'nin Newsnight programında "İnsanlar İsrail'i edepsizlikle suçlarsa, bir yere kadar hak veririm. İsrail'i 'şeytanın vücut bulmuş hali' diye tanımlarlarsa, saplantılı olduklarını, kafayı bozduklarını düşünürüm, ama yine de meşrudur. Fakat 'İsrail diye bir ülke olmaması lazım' diye sürdürürlerse, işte bu, siyonizm karşıtlığının Yahudi düşmanlığına (anti-semitizme) dönüştüğü çizgidir" demişti.