Yemeğe Vali İdris Akbıyık, Dağ ve Komando Tugay Komutan Vekili Piyade Komando Albay Hamdi Ünal Akmeşe, Belediye Başkan Vekili Cüneyt Epçim, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Şirin Keleş, Vali Yardımcıları Mustafa Pala, İdris Koç, Mustafa Duruk ve Aziz Gölbalşı, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Nuri Öztürk, İl Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Temsilcisi İbrahim Adıyaman, kurum müdürleri, şehit yakınları, gaziler ve aileleri katıldı.

Vali Akbıyık, programa iştirak eden bütün davetlilerin masalarını tek tek dolaşarak şehit yakınları ve gazilerle yakından ilgilendi.

Kuran-ı Kerim okunmasıyla başlayan programda, Çanakkale ruhunu yansıtan video gösterimi izlendi.

Kurumlar tarafından Hakkari'de ziyaret edilen şehit aileleriyle ilgili hazırlanan slayt gösterimin ardından yemeğe geçildi.

Vali Akbıyık ve beraberindeki protokol üyeleri aynı masaları paylaştıkları şehit yakınları, gazi ve aileleriyle birlikte öğle yemeği yiyip sohbet ettiler.

 Daha sonra İl Müftüsü Faruk Gürbüz tarafından yapılan duanın ardından bir konuşma yapan Vali İdris Akbıyık, şunları kaydetti:

"Sizler en değerli varlıklarınızı, eşinizi, oğlunuzu, kardeşlerinizi, babalarınızı, bu vatan için şehit verdiniz. Yaralandınız gazi oldunuz. Bunun dünyada herhangi bir karşılığı söz konusu olamaz. Bundan daha kıymetli, bundan daha büyük bir fedakârlık yoktur. Onların bu kahramanlıkları ve fedakârlıkları bizim varlık sebebimiz olmuştur ve bizler, sizler için ne yaparsak yapalım sizlerin hakkını hiçbir şekilde ödeyemeyiz. Sizlere olan minnet borcumuzu anlatmada ne söylesek azdır, ne kadar güzel kelimeler kullansak yetersizdir. Onlar, şehitlerimiz, Bedrin Arslanları kadar, Anadolu’yu fetheden bizlere yurt yapan Alparslan’ın askerleri kadar, Peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuş İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmed Han’ın askerleri kadar, Çanakkale kahramanları kadar, Mustafa Kemal’in askerleri kadar şanlıdırlar.

Sizler bizim başımızın tacısınız ve hepinizin başımızın üstünde yeri var. Şehitlerimizin emaneti olan sizlere, siz değerli gazilerimize sahip çıkabilmek, vicdanlarımızı rahatlatma adına bizim yapabileceğimiz en önemli görevdir. Amacımız buradan acılarımızı tekrar tazelemek değildir. Biliyoruz ki “ateş düştüğü yeri yakar.” Ama biz yine biliyoruz ki, dinimiz şehitliğe çok büyük önem vermiştir. Bizim inancımızda şehitlik en üstün mertebedir. Şehitler, yüce Allah’ın ve peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuşlar, cennetle müjdelenmişlerdir. Şehitlik, peygamberlikten sonra gelen en büyük rütbedir buna inanıyoruz, bu inancımız acılarımızı dindiriyor, hafifletiyor. “Allah yolunda öldürülenlere (şehitlere) ölüler demeyin. Bilakis onlar diridirler fakat siz onu anlayamazsınız.” Yüce Peygamberimiz(SAV), şehitliğin derecesiyle ilgili olarak şöyle buyurmuştur.  “Hiç kimse cennete girdikten sonra - bütün dünyaya sahip olsa bile tekrar dünyaya dönmek istemez. Yalnız şehitler, keramet (ve erdikleri nimetler) sebebiyle dünyaya dönüp on defa şehit olmayı arzu ederler.” Gazi, Allah yolunda ve vatan uğrunda savaştığı ve şehit olmayı arzu ettiği halde ölmeyip, sağ kalan kimseye verilen addır. Gazi de şehit olmak ve bu mertebeye yükselmek için savaştığından dolayı o da şehitler derecesindedir. Hatta Peygamberimiz (SAV) şöyle buyuruyor.  “Bir kimse Allah yolunda şehit olmayı can-u gönülden isterse, yatağında ölse dahi Allah onu şehitler derecesine ulaştırır.” Gazilik, Türk vatanseverliğinin, Türk kahramanlığının, Türk fedakârlığının yaşayan destanıdır. Gazi ise bu destanı yazan kahramanların adıdır. Ne mutlu sizlere ki şehit yakınısınız, gazisiniz. Hiç şüpheniz olmasın sizler Allah’ın seçilmiş kullarısınız. Sizler bu hayatı başı dik ve gururla yaşayacaksınız. Bu payeyi ömrünüzün sonuna kadar taşıyacaksınız. Bu herkese nasip olmaz. "

        "Bu aziz vatan topraklarında 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine emin adımlarla ilerleyen Türk milletini durdurmak, şehit kanlarıyla sulanan bu topraklarda ülkemize operasyon yapmak isteyen PKK, FETÖ/PDY ve diğer taşeron terör örgütler geçmişte olduğu gibi bugün de mevcuttur." Diyen Valimiz Sayın İdris AKBIYIK, konuşmasını şöyle tamamladı:

        "Bu örgütlerin perde gerisindeki güçlere aziz milletimiz gerekli cevabı her zaman vermiş ve verecektir. Bunun en yakın örneği 15 Temmuz’dur. 15 Temmuz Türk tarihinde eşi benzeri olmayan,  doğrudan Türk devletini yıkmaya, Türkiye Cumhuriyetini yok etmeye, vatanımızı parçalamaya dönük bir ihanetin adıdır. O kara gecede tarihinin en büyük kalleşliği ile karşılaşan bu millet, hainlere gerekli cevabı vermiştir, esarete ve dayatmalara rıza göstermeyeceğini bir kez daha ispatlamış ve bir asır önce Çanakkale'de, kurtuluş savaşında olduğu gibi, 100 yıl sonra da benzer işgal girişimlerine karşı şanlı bir direniş ortaya koymuştur. Bir kez daha vatanını korumak için neler yapabileceğini en gür sesle, aynı ruh ve inançla yedi cihana ilan etmiştir. Bugün bizlere düşen görev, şehitlerimizin kanlarıyla sulanan ve emanet edilen bu kutsal topraklara, aynı şuurla sahip çıkarak korumak, bizden sonraki nesillere daha güvenli bir gelecek bırakarak şanlı tarihimizden aldığımız güç ile yeniden büyük ve güçlü Türkiye için yolumuza devam etmektir. Son olarak şunu söylemek isterim ki; Şehitlerimizin çocukları, anne ve babaları, eşleri, kardeşleri milletimize, devletimize, bizlere emanettir. Bu millet emanetlerine kurum ve kuruluşları ile her zaman sahip çıkmıştır, bundan sonrada sahip çıkmaya devam edecektir. Bu duygu ve düşüncelerle, kanlarıyla ve canlarıyla bu toprakları bize vatan yapan bütün aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle, kahraman gazilerimizi de saygı ve şükranla anıyorum. Hepinize afiyet olsun diyor tekrar saygı ve sevgilerimi sunuyorum. "

Programın sonunda Vali Akbıyık, şehit yakınları ve gazilerin sorun ve taleplerini dinledi.