HABER / ARİF ASLAN 

Bahar aylarının gelmesi ile beraber, kış uykusundan uyanan yılanlar, soylarının devamı için çifteleşecekleri eş arayışına başlıyor. Havaların ısınmasını bekleyen bu canlılar dışarı çıkar çıkmaz, bir süre güneşlendikten sonra, canhıraş bir şekilde kayaların ve otların arasından çiftleşecekleri eşlerinin peşine düşüyor.

Erkek yılanlar, dişilerin çevresinde yılanlardan oluşan bir top oluşturuyor. En güçlü ve zinde erkek yılanın çiftleşmeye hak kazanacağı bu ritüel, bazen günlerce sürüyor. Bütün bir kış boyunca hiçbir şey yemeden bekleyen yılanlar, çiftleşme seremonisi bittikten sonra, beslenmek için Yüksekova’nın dağ ve vadilerine yayılarak, gözden kayboluyorlar.

Bilim insanları, yılan türünün azalmasıyla doğada bir dizi olumsuzluğun yaşandığına dikkat çekiyor ve bu canlıların soylarının tehlikeye girmesi halinde, doğada yaşayan bütün canlıların bundan olumsuz etkileneceğini belirtiyor.

Yılanlar Rahatsız Edilmediği Müddetçe Kimseye Zarar Vermez

Yılanların bu güzel görüntülerini kayıt altına almak için, bazı fotoğraf meraklıları her yıl bölgeyi ziyarete ediyor.

Bu amaçla göl çevresinde fotoğraf çeken Sosyolog Derya Taşar bölgenin fotoğrafçılık açısından çok zengin olanaklar sunduğunu belirtiyor.

Bölgedeki yılan popülasyonu hakkında da bilgi veren Taşar, özelikle bu aylarda her taraftan çok sayıda yılanın çiftleşmek için yuvalarından çıktığını söyledi.

Burada insan ve yılan arasında, görece iyi bir ilişkinin olduğunu sözlerine ekleyen Taşar, "Yılanlara zarar verilmediği sürece, insanlara herhangi bir zarar vermiyor. Ekolojik dengenin korunması, dünyamızın ikliminin bozulmadan kalması, kim bilir belki de çiftleşmek için inanılmaz görüntüler sergileyen bu yılanların doğuracakları yeni nesil yılanlara bağlı" dedi.  

Yüksekova Belediyesi Veteriner Hekimi Hekim Kaçan ise yılanların soğukkanlı hayvanlar olduğunu, nisan ve mayıs aylarında, kış uykusundan uyandıklarını söyledi

Yılanların kış uykusundan uyandıktan sonra, metabolizmalarını düzeltmek için güneşlenmeye çıktıklarını ifade eden Kaçan; “Tabi bunun yanı sıra, havaların soğuk olmasından dolayı da evlerimizin içerisine de girmeye çalışacaklardır. Buradaki yılanlar zehirsiz yılanlardır. Su yılanları burada çok fazladır. Vatandaşlar yılanlardan korkmasın" diye konuştu. .

‘Öldürüp Doğanın Dengesini Bozmayın’

Bu yılanların öldürülmesi halinde doğanın dengesinin bozulacağı uyarısında bulunan Kaçan, "Bu yılanlara saldırılmadığı sürece, kimseye zarar vermeyeceklerdir. Eğer yılanlar öldürülürse, doğal döngü bozulacaktır. Bu nedenle de fareler ortaya çıkacaktır. Bunun üzerine fareleri öldürmek zorunda kalacağız. Müteakiben, böcekler ortaya çıkacaktır. Bu sefer de zirai ilaçlar kullanmak zorunda kalacağız. Dolayısı ile bu da daha fazla kanserojen madde ile temas etmemize ve sağlığımızın bozulmasına neden olacaktır. Bütün bu sebeplerden ötürü, bu döngüyü hiçbir şekilde bozmamamız gerekir. Kati suretle yılanlara zarar vermemek gerekir” ifadelerine yer verdi.