Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘Evet’ mitinglerine bugün Ankara’da devam etti. Konuşmasında, “Evet diyen ne kadar saygınsa hayır diyen de o kadar saygındır” ifadesini kullanan Erdoğan, devamında ise ‘hayırcılar’ı yalan söylemekle suçladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında özetle şunları söyledi:

CHP MİLLETİ HOR GÖRDÜ

 Cumhuriyet tarihi boyunca demokrasi mücadelesinin merkezi Ankara olmuştur. Ankara, şu anda anayasa değişikliğine karşı hayır kampanyası yapan ama evet denmesi için ne gerekiyorsa yapan birisi var ya… O zatın partisi olan partinin bu ülkeyi yönettiği dönemde milleti hor gören bir anlayışın hakimiyetine girmiştir. Aşık Veysel kılık kıyafeti nedeniyle zamanında Ulus’a sokulmamıştır. Bugün hayır diyen zihniyet Aşık Veysel’i Ulus’a sokmayan zihniyettir.

TERS KÖŞE OLDULAR

 Önceki gün büyüme rakamları açıklandı. Bazıları bu rakamı küçümsemeye kalkabilir. Aynı dönemde AB’nin ortalama büyüme rakamı yüzde 1,5. OECD ülkelerinin ortalama büyüme rakamı 1,7. Bize tabi ki 2,9 yetersiz geliyor. Fırça attığım kredi derecelendirme kuruluşları var ya… Onların değerlendirmelerinin bir puan üzerinde çıktığını belirtelim. Bu demektir ki yine ters köşe oldular. Bu millet penaltıyı iyi atar. 16 Nisan’da Avrupalı liderlere, bir kısmı hariç, gereken dersi vermeye hazır mıyız?

İLK ADIMI 2007’DE ATTIK

 İktidara geldiğimizden beri içimizde ukde olmasına rağmen başkanlık sistemini dile getiremedik. 2007 yılında bu sürecin ilk adımını attık. Bu cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiydi. Doğru olan bu sisteme cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce geçmekti. Ama öyle saldırılara maruz kaldık ki bu sistemi gündeme getirmeye dahi fırsat bulamadık.”

KILIÇDAROĞLU’NUN BİR ŞEY OLMAZ DEMESİNE BAKMAYIN

Ana muhalefetin bugün sistem değişmezse bir şey olmaz, herkes görevine devam eder demesine bakmayın. Her şeyde olduğu gibi bu hususta da yalan söylüyor. 7 Haziran akşamı sivil darbe önlendi dediler. Cumhurbaşkanlığı makamı tartışmalı hale geldi dediler. İstikrarsızlık çığırtkanlığı yaptılar. Hemen ardından Diyarbakır’da 53 Kürt kardeşimiz öldürüldü. Öldürenler de öldürülenler de Kürt. Hani bu alçaklar Kürt kardeşlerimizin temsilcileriydi. Bunlar hiç Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olmadı.

İDAMI ONAYLARIM: Bedeli ne olursa olsun bu terörü bitireceğiz. İnşallah 16 Nisan bunun müjdecisi olacaktır. Ankara FETÖ ihanet çetesini bu ülkeye zarar veremeyecek hale getirmek için evet diyor mu? 16 Nisan’dan sonra konu parlamentoya gelirse ben onaylarım. Şehitlerimizin katillerinin af yetkisini kendimizde bulamayız.

DANGALAKLAR, ERDOĞAN SİZİN DEMENİZLE Mİ ÖLECEK?

 İsviçre parlamentosunun önünde büyük bir pankart. Benim resmim ve şakağıma dayanmış bir silah. Ne diyor, Erdoğan’ı öldürün. Dangalaklar Erdoğan sizin demenizle mi ölecek? Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Rabbimiz ne derse o olacak.

AB İLE İLGİLİ HAKLI OLDUĞUM ORTAYA ÇIKTI

 16 Nisan geliyor, Türk milleti bu batının liderlerine en büyük dersi verecek. AB ile ilgili bazı şeyler söylüyordum, haklılığım çıktı. Gittiler Vatikan’da tüm AB liderleri kuzu kuzu orada oturup Papa’yı dinlediler. AB’ye Türkiye’yi niye almıyorlar anladınız mı? Olay tamamiyle açık ve net söylüyorum haçlı ittifakıdır. 16 Nisan aynı zamanda bu kararı değerlendirme zamanıdır.

HAYIR DİYEN DE SAYGINDIR AMA

 Halk oylamasını yapıyoruz, Kılıçdaroğlu çıkmış diyor ki, ‘Hayır diyenler teröristtir’ diyormuşuz. Kılıçdaroğlu, yine yalan söylüyorsun. Biz demokrasiye öylesine inanmışız ki, bağlı olmuşuz ki, milletin iradesi bizim için en saygın tepe noktadır. ‘Evet’ diyen ne kadar saygınsa ‘Hayır’ diyen de o kadar saygındır. Ama kim hayır diyor. Bölücü terör örgütü, Pensilvanya, Kandil, Avrupalı bazı liderler… Türkiye’den baro başkanı Avrupa’da kampanya yapıyor. Bütün bunlar hayır derken biz milletimize bir şey hatırlatıyoruz. Kılıçdaroğlu meclis fesh edilecek diyor. Böyle bir şey yok. Yalan konuşma. Meclis’i daha da güçlendiriyoruz. Cumhurbaşkanı veya meclis seçimlerin yenilenmesi kararı alırsa bu aynı anda ikisinin de seçimini getirir. Yani bu kararı almak da o kadar kolay değildir.

HAYIRCILAR YALAN SÖYLÜYOR

 Hayırcıların söyledikleri her şey yalan yalan yalan. Anayasanın vermediği bir yetkiyi cumhurbaşkanı kullanamaz. Muhtarlıkları kapatacak diyorlar. Muhtarlıklar kanunla kapatılabilir, kararname ile değil.”