CHP'li Tezcan: Toplantıda Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğu kararının alınmasını bekliyoruz

CHP'li Tezcan: Toplantıda Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğu kararının alınmasını bekliyoruz

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, İstanbul'daki İslam İşbirliği Örgütü toplantısına ilişkin, "Bu toplantıda Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğu kararının alınmasını bekliyoruz.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan,  MYK toplantısının gündemine ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuştu. İstanbul'daki İslam İşbirliği Örgütü toplantısına değinen Tezcan, "Her zaman söyledik Filistin direnişi haklı bir direniştir. Trump'ın Amerika'da kendi içinde düştüğü açmazdan kurtulmak üzere bir yeni çatışma alanı olarak orada kıvılcımı attığı ve çatışmanın yeni bir boyut kazandığı bir noktaya geldi. Şimdi İslam İşbirliği Örgütü toplantı halinde. Toplantıdan beklediğimiz şey şudur; Filistin davasının haklı bir dava olduğunu biliyoruz. Bu toplantıda Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğu kararının alınmasını bekliyoruz. İkinci karar daha alması gerekir; Trump, kendi iç meselelerinden Amerika içindeki yalnızlaşmasından kurtulmak için böyle bir maceranın parçası olmuştur. Ortadoğu'da bu maceraya ne yazık ki Müslüman ülkelerden işbirlikçiler bulmuştur. İslam İşbirliği Örgütü, Ortadoğu'da Trump'ı yalnızlaştıracak pozisyon almalıdır. Trump ile ilişkiyi kesmeleri gerekir. Amerika'nın içinde itibarı kalmayan bir başkana bu olaydan sonra İslam İşbirliği Örgütü'ne üye ülkelerin çok net tavır alması ve onu yalnızlaştırmasını bekliyoruz. Trump'ı yalnızlaştırın, teması kesin, görüşmeyin, el uzatmayın.  O zaman Filistin ile ilgili kararlılık ortaya konmuş olacaktır" diye konuştu. 

"ATAŞEHİR BELEDİYE BAŞKANININ VEREMEYECEĞİ HİÇBİR HESABI YOKTUR" 

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, CHP'li Ataşehir Belediye Başkanının görevden uzaklaşılmasına tepki göstererek şu ifadeleri kullandı: "Bu halk iradesinin gasp edilmesidir. Ataşehir Belediye Başkanının veremeyeceği hiçbir hesabı yoktur. Bizim belediye başkanlarımızın veremeyeceği hiçbir hesabı yoktur. Görevden uzaklaştırmak için ileri sürülen gerekçelerin hiç birisinin dayanağı bulunmaktadır. Sözü edilen soruşturmalarla ilgili İçişleri Bakanlığı müfettişleri soruşturmaya gerek yok kararı vermişlerdir. Danıştay, soruşturmaya gerek yok kararı vermiştir. Ataşehir Belediye Başkanı kendisi ve ailesi ile ilgili gidip hepimizin mal varlığın soruşturun bir suç unsuru varsa neyse siz soruşturun diye savcılığa kendi eli ile dilekçe vermiştir. Onlar kendi belediye başkanlarını kirli pazarlıklar ile istifa erittirip dosyalarını kapatma peşinde iken bizim belediye başkanımız kendi eli ile dilekçe verip benim hakkımda ne iddia ediliyorsa savcı olarak araştır demiştir. Bütün bunların sonunda takipsizlik kararı verilmiştir. Mal varlığı araştırılmıştır ancak bugün ne yazık ki halk iradesine dönük darbe iktidarın sandıksız bir iktidar arayışını açıkça ortaya koymuştur. 

AK PARTİ İKTİDARI ÖNÜMÜZDEKİ  SÜREÇTE SANDIKSIZ İKTİDAR ARAYIŞINA GİRMİŞTİR

Ak Parti iktidarı önümüzdeki  süreçte sandıksız iktidar arayışına girmiştir. İstanbul başta olmak üzere bütün büyük şehirleri kaybetme noktasında  olduklarını görüyorlar. Büyükşehir belediye seçimlerinde, başarı kazanacağımızı bildikleri için bizim belediyelerimiz üzerinden bir operasyon yürütme peşindeler. 

BU OPERASYONLARA PABUÇ BIRAKMAYACAĞIZ. KİRLİ PAZARLIKLARIN PARÇASI OLMADIK OLMAYACAĞIZ

Bu operasyonlara pabuç bırakmayacağız. Kirli pazarlıkların parçası olmadık olmayacağız. Kendi belediye başkanlarını istifa ettirirken kirli pazarlık içine girdiler. 'İstifa edersen  dosyalarını kapatacağım. Etmezsen soruşturma.' Aynı teklifi bize de yaptılar. 'siz de yapın bunu' diye. O zaman da söyledik şimdi de söylüyoruz; bizim belediye başkanlarımız ile ilgili korktuğumuz bir şey yok. 

AKSİ TAKDİRDE HALKIN SEÇTİĞİNE NASIL SAHİP ÇIKTIĞINI DA ANLARSINIZ

Yapılan haksız bir operasyondur. Sandıksız iktidara arayışıdIr. Fırsat vermeyeceğiz halk belediye başkanlarına sahip çıkacak. İktidara sesleniyoruz; halkın huzurunu kaçırmayın. Keyfinize göre görevden alamazsınız. Aksi takdirde halkın seçtiğine nasıl sahip çıktığını da anlarsınız. Halkın iradesinin gasp edilmesine müsaade etmeyeceğiz, kirli pazarlıkların parçası olmayacağız. 

BUNUNLA CHP GENEL BAŞKANININ ÜSTÜNE GELECEKLERİNİ DÜŞÜNÜYORLARSA AVUÇLARINI YALARLAR

Belediye başkalarımızı da size yem etmeyeceğiz. Hem hukuk hem de siyaset ile mücadele edeceğiz bu saldırılara. Bununla CHP Genel başkanının üstüne geleceklerini düşünüyorlarsa avuçlarını yalarlar. Tehdit ve şantajlara boyun eğmeden kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz." 

"ADI, İÇİŞLERİ BAKANLIĞI. KONUŞMALARINA, DİLİNE BAKTIĞINIZ ZAMAN ÜÇÜNCÜ SINIF BİR MAFYA BABASI GİBİ" 

Tezcan, "Türkiye'nin bir İçişleri Bakanlığı var. Adı ; İçişleri Bakanlığı. Konuşmalarına, diline baktığınız zaman üçüncü sınıf bir mafya babası gibi. Çete usulü bir dil. Kendi geçmişi ile ilgili veremediği bir çok hesap var. Bir yerlere yaranmak için bu sözleri söylemek zorunda hissedebilir kendisini. Onu o makamda tutanlara sesleniyorum; Türkiye'nin itibarını daha fazla ayaklar altına almayın. İçişleri Bakanlığında üçüncü sınıf bir mafya babası kılıklı kişilerin oturmasına müsaade etmeyin bu millete, kendinize saygısızlıktır. Bir partiyi batırdı. Hesabını vermedi mahkemelik oldu. Şimdi Ak Parti yörecilerine söylüyorum; bir parti batırdı geldi dikkat edin. Hükümetimizi de batırır bu dil bu anlayış. İçişleri Bakanı, bu dil, tarz ile bu görevi yapamaz. Bakanlık ehliyeti yoktur derhal ya istifa etmeli ya da görevden el çektirmeli. Türkiye'nin İçişleri Bakanlığını mafyanın yönetim merkezi haline getirmiştir bu ifadeler ile. Kabul edilebilir bir tarz değildir çapsız ifadeler. Bizi korkutamaz ama tehdit, şantajdır. Ama her şeyden önce hükümetin itibarını ayaklar altına, rezil eden sözlerdir. O yüzden hükümet sorumluluğunu omuzlarında taşıyanları göreve çağırıyoruz" açıklamasında bulundu. 

"RIZA SARRAF'TAN KİM RÜŞVET ALDIYSA ONLARLA İLGİLİ DE SORUŞTURULMA YAPILMALI MALLARINA TEDBİR KONULMALI" 

Tezcan, "Rıza Sarraf'ın mallarına tedbiren el konuldu doğru. Ama yetmez, Rıza Sarraf'tan kim rüşvet aldıysa onlarla ilgili de soruşturulma yapılmalı mallarına tedbir konulmalı. Amerika'da bir yargılama yapılıyor. Amerikan parasının bekçisi değiliz. Ama Türkiye'deki yetim, fakir fukaranın parasının bekçisiyiz. Milletin sırtına yük olacak hiçbir mahkeme kararını tanımayacağız. Bu yükün bu millete ödettirilmesine de izin vermeyeceğiz. Şimdiden önleminizi alın. Kim rüşvet aldıysa mallarına tedbir koyun" diye konuştu. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.