2021 AŞI SAVAŞLARI


 

2021 Yılına sayılı günler kala tüm dünyada aşı savaşları kendini çoktan hissettirmeye başlamış bile. Aslında 2021 yılına aşı yılı da diyebiliriz bu bağlamda. Çünkü ciddi bir aşı yarışı, aşı kapma ve alma aşıyı elde etme mücadelesi var dünya çapında. Devletler şu anda onaylanan en iyi 5, 6 aşının peşine düşmüş milyon dolarları döküyor ilaç firmalarının önüne. 2020 Virüs yılıydı bu sene de (2021) aşı yılı olacak belli ki. Start verildi ülkeler sıraya girdi ve her ülke kendi vatandaşlarına yeteri aşı kapmak için birbiriyle kıyasıya mücadele ediyor. Öyle ufak tefek rakamlar da değil sayıları milyonları bulan aşı dozları sipariş ediliyor. 3. Dünya ülkeleri, fakir, geri kalmış ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler ise ya çok az doz aşı sipariş ediyor ya da hiç sipariş vermemiş bekliyor öylece. Daha bir yerden hiç aşı siparişi vermemiş ülkeler bile var. Geç kalmanın lüksü yok, kendi aşınız da yoksa eğer veya az sipariş etmişseniz salgınla baş etmenin imkanı hiç yok bu saatten sonra.

2019 Yılının son günlerinde Çinin Wuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa bir süre içerisinde hızla tüm dünyayı etkisi altına alan, dünyayı kasıp kavuran Koronavirüs (Covid-19) salgını hala bitmiş değil. Dünya genelinde milyonları bulan vakalar ve ölümler gerçekleşti daha bir yıl içinde. Hala da dünyanın birçok ülkesinde, ne yazık ki günde binlerce vaka ve ölümler yaşanıyor. Şimdiye kadar benzeri görülmemiş bir virüs ve çok çabuk yayılmasıyla daha önceki virüs ve salgın hastalıklardan ayrılıyor bu noktada. Bu yüzden dünya tüm yönleriyle hem içine hem de içeriye kapanmak zorunda kaldı. Karantina şimdiye dek tek çare ve en iyi korunma olarak duruyor hala. Koronavirüs ’ün tedbiri, yöntemi, tedavisi, ve bu hastalıktan korunmanın şekli ile iyileşme süreçleri  çok farklı. Dünya bir anda böyle bir hastalıkla karşı karşıya kaldı eli kolu bağlandı adeta.

Pandem’inin bir yılını doldurmasına az bir süre kala aylardır yoğun bir şekilde üzerinde çalışılan ve dünyanın dört gözle beklediği aşı çalışmaları sonuç verdi. İlk önce Almanya’da bir ilaç firmasının da CEO’su da olan Türk kökenli Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci’nin bulduğu BioNTech aşısı oldu. Diğer bir aşı ise BioNTech ’in de ortağı olan ABD ilaç firması Pfizer oldu. Dünyada ilk onay alan ve etkisi yaklaşık %95 olan ve İlk kez İngiltere’de geçen gün kullanılan “BioNTech – Pfizer” aşısı olması dünya gündemine oturdu. Diğer bir aşı çalışması ve onay alan etkisi %97 civarında olduğu söylenen Amerikan ilaç şirketi “Moderna” oldu. Rusya’nın “SputnikV” aşısı diğer taraftan Çinin “Sinovac” gibi aşılar en çok konuşlan ve ön plana çıkan aşılardır şuanda.

Gelişmiş her ülke kendi aşısını üretmek için ilk günden bu yana yoğun çalışmalar sürdürüyor ama ne kadar etkili olur ne derece onay alır belli değil. Güvenirliği ve kullanımı nasıl olur onu zaman gösterecek. İmkanları iyi olan laboratuvarları kaliteli yeterli ve sağlık sistemi sağlam olan ülkelerin aşı bulma ve geliştirmedeki rolü, payı yeri zamanı ve önceliği tabii ki çok farklıdır. Buna Türkiye de dahil, aylardır yoğun bir çalışma var özellikle de Erciyes Üniversitesinde ama diğer devletler gibi ne yazık ki bir iki adım gerideler. Her bakımdan gelişmiş devletler kolları zamanında ve çabuk sıvadı. Her zaman herkesten bir adım öndeler.

Kısacası aşı savaşları çoktan başlamıştı, önce kim bulacak, pazarlayacak diye başladığını biliyoruz. Ardından aşıyı kullanma bir an önce sipariş edip ona sahip olma yarışı, telaşı ve pazarlığı başladı. Yani bir bakıma aşı savaşı. Dünya şuanda aşıya kilitlenmiş durumda gözü kulağı aşı haberlerinde insanların. Virüsün yayılma bulaşma vaka ve ölümlerin önüne geçilmiyor, haliyle eve kapanma karantina en büyük koz olsa da aşı da olmazsa olmaz bir çare. Aşıların virüsü yayma bulaşma riskini azaltmıyor şuana dek yapılan testlere, araştırmalara göre ama ölümleri büyük oranda engellediği kesin.

Çinin Wuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılıp etkisi altına alan Koronavirüs ( Covid-19) salgını hiç şüphesiz tüm dünyanın düzenini değiştirdi. İyi yönleri ders alınacak tarafları mutlaka vardır ama kötü tarafı bunu gölgeliyor. Çünkü siyasi, ekonomik, sağlık, kültürel, sosyal ve içtimai hayatı alt üst eden bir salgınla karşı karşıya kaldı insanlar. Sağlık sistemleri çöktü insanların hayatları neredeyse %80 değişti veya değişime uğradı. Devletler çaresiz kaldı fakir, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkeler bu salgında en çok etkilenen devletler oldu. Dünyada milyonlarca insan işini aşını kaybetti, işsiz kaldı insanlar. Koca şirketler, fabrikalar bile iflas etti ya da küçülmeye gitti, işçi çıkartmak zorunda kalan firmalar iş yerleri çok. Türkiye de bu salgından en çok etkilenen ülkelerin başında geliyor. Saydığım bu olumsuzluklar hiç saklamaya gerek yok, en çok Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri vurdu. Diğer Afrika, Asya, Ortadoğu ülkelerini saymaya gerek yok. Avrupa’yı Amerika’yı vuran salgının olumsuz etkileri haliyle diğer ülkelerin altından kalkabilecek bir durum değildir. Bu Pandemi 2021 yılı içerisinde bulunan aşıların da etkisiyle hemen hemen bitecek gibi duruyor. Fakat etkisi, getirdiği yeni dünya düzeni uzun bir süre devam edecek.

 

4ca11c4d-9fb4-4ea4-a2ed-061fb92f7984.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorumlarınız editör onayından geçtikten sonra yayınlanacaktır. Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Yapılan yorumlardan yazarları sorumludur. Kurumumuz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.